
Muğla’nın Milas ilçesinde, zeytin ağaçlarının gölgesinde, doğayla iç içe bir hayalin gerçeğe dönüştüğü bir mekân var: Öz İlkem Düğün Salonu.
Yaklaşık 2500 kişilik dev kapasitesi, şık dekorasyonu, güçlü teknik altyapısı ve samimi ev sahipliğiyle fark yaratan salonun arkasında, sektörde yıllarını geçirmiş bir isim duruyor: Mustafa Turhan.
Beton yapılardan uzak, yeşillikler içinde inşa edilen bu kır düğünü alanı, yalnızca fiziksel özellikleriyle değil, ruhuyla da Milas’ın en çok tercih edilen organizasyon noktalarından biri haline gelmiş durumda.
Sunduğu sıcak aile işletmesi yaklaşımı, “her düğün biriciktir” felsefesi ve profesyonel hizmet anlayışıyla Öz İlkem, özel günlerin unutulmaz adresi olmaya devam ediyor.
Biz burada sadece düğün yapmıyoruz. Anı inşa ediyoruz.”
Mustafa Turhan, Öz İlkem Düğün Salonu Kurucusu düğün salonunu kurarken tek bir amacının olduğunu söylüyor:
“Hayal edilen düğünleri sadece planlamak değil, hissettirmek. İnsanlar o günü yıllar sonra bile gözleri dolarak hatırlasın istiyoruz.”
Ailece yürüttükleri bu işletmede herkesin bir sorumluluğu var. Turhan’a göre bu da hizmeti kişiselleştiriyor ve samimileştiriyor:
“Dekordan mutfağa kadar her adımda ailemizin eli var. Kardeşim sahne ve ışıklarla ilgileniyor, eşim organizasyon detaylarını yönetiyor. Düğün gününde yalnızca bir çiftin değil, bizim de heyecanımız başlıyor.”
“Zeytin ağaçları arasında ‘evet’ demenin büyüsü başka”
Salonun en dikkat çeken yanı ise yapaylıktan uzak oluşu. Bir beton yapının içine değil, zeytin ağaçlarının arasına kurulmuş. Bu sayede doğallık ve romantizm bir araya geliyor:
“Bir gelin babasının koluna girip, ışıklarla süslediğimiz doğal gelin yolunda yürürken, o anın büyüsü kelimelerle anlatılamaz. Doğa da sahneye dahil oluyor sanki.”
“Burası düğünden fazlası”
Öz İlkem yalnızca düğünler için değil; Kına, nişan, sünnet, mezuniyet, şirket davetleri gibi birçok organizasyona da ev sahipliği yapıyor. Tüm bu etkinliklerde, taleplere göre şekillenen dinamik bir sistemle çalışıyorlar.
“Her müşteri bize yeni bir hikâye getiriyor. Onların heyecanı bize geçiyor. Biz de kendi düğünümüz gibi sahipleniyoruz. O yüzden her etkinlik özel oluyor.
“Milas’ın kalbinde ama doğanın içinde”
Milas gibi hızla gelişen ama hâlâ doğallığını koruyan bir ilçede böyle bir alana ihtiyaç olduğunu belirtiyor Mustafa Bey:
“İnsanlar artık doğaya dönmek, samimi alanlarda özel anlar yaşamak istiyor. Biz bu ihtiyacı gördük. Betonlar değil; yıldızlı gökyüzü, hafif esinti ve yeşilliklerin içinde bir organizasyon fikriyle yola çıktık.”
Bir davet, bir başlangıç:
Eğer siz de doğayla iç içe, samimi ama etkileyici bir kutlama arayışındaysanız; hayalinizdeki düğün Öz İlkem’in ışıkları altında, zeytin ağaçlarının gölgesinde sizi bekliyor.
“Gelin bir kahvemizi için. Belki de sizin masalınızın ilk cümlesi burada yazılır…”

Mucize hayat başlıyor

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları