
Hayat ve başarı hikayesiyle gündeme gelen Tokatlı dünyaca ünlü Michelin Yıldızlı Şef Hüseyin Özer, memleketi Tokat’ta metruk bir binayı genç yetenekler için gastronomi okuluna dönüştürüyor. Gastronomi dünyasında “Silahsız Mehmetçikler” olarak tanımladığı bu yeni kuşağı barışın elçileri olarak yetiştirmek isteyen Özer, projeyi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “terörsüz bir Türkiye” vizyonuna ithafen gerçekleştirdiğini ifade etti.
Dünya gastronomi sahnesinin önde gelen isimlerinden biri olan Michelin Yıldızlı şef Hüseyin Özer, memleketi Tokat’a anlamlı bir projeyle dönüyor. Küçük yaşlarda ayrıldığı Tokat Reşadiye’den Londra’ya uzanan başarı yolculuğuyla Türkiye’nin gurur kaynağı olan Özer, doğup büyüdüğü topraklara sosyal ve eğitsel yönü güçlü bir yatırımla vefa borcunu ödemeye hazırlanıyor.
Kent merkezinde bulunan ve uzun süredir âtıl durumda olan tarihi bir binayı satın alan ünlü şef, yapıyı restore ederek gastronomi eğitimlerinin verildiği bir merkeze dönüştürecek. Özer, bu projeden elde edilecek tüm gelirini Mehmetçik Vakfı’na bağışlanacağını belirtti.
Genç şefler yetişecek Türk mutfağı dünyaya açılacak…
Restorasyonun ardından hayata geçecek eğitim programıyla Tokatlı gençler başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından gelen genç yetenekler, dünya mutfağının inceliklerini öğrenme fırsatı bulacak. Özer, yalnızca başarılı şefler değil, aynı zamanda kendi restoranlarını kurabilecek donanımlı girişimciler yetiştirmeyi hedefliyor.
Gastronomi dünyasında “Silahsız Mehmetçikler” olarak tanımladığı bu yeni kuşağı barışın elçileri olarak yetiştirmek isteyen Özer, projeyi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “terörsüz bir Türkiye” vizyonuna ithafen gerçekleştirdiğini ifade etti.
Barış için yemek yapacağız…
Türk misafirperverliğini dünyaya tanıtacaklarını söyleyen şef Hüseyin Özer, “Ben Tokat’a bir şey yapmak istiyordum. Âtıl durumdaki evi alarak Mehmetçik okulu yapmaya karar verdim. İlk kazandığım parayla bir eğitim vakfı kurmuştum. Son kazandığım parayı da Mehmetçik Vakfı’na bağışlamak istiyorum. Burada şefler ve patronlar yetişecek, Türk kültürünü ve misafirperverliğini dünyaya tanıtacaklar. Barışın simgesi olarak gördüğüm bu projeyle dünyanın dört bir yanında Türk mutfağına dayalı restoranlar açılacak ve bu lokantalar barış yemeği sunacak. Hazır silahlar bırakıldı, barış sağlandı. Artık sevgiyi dünyanın her yerine götüreceğiz. Yemek ikram edeceğiz, insanlara candanlığımızı göstereceğiz. “ diye konuştu.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında