
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, bilim, kitap, sanat, film, spor ve kariyer festivalinin açılışına katılmak için geldiği Sakarya’da üniversite öğrencileriyle bir araya geldi. ‘Türkiye’de Anayasalar ve Siyaset’ başlıklı söyleşi gerçekleştiren Şentop, Türkiye’nin yeni bir Anayasa’ya ihtiyacı olup olmadığına değindi. 2011 seçimleri öncesinde başlayan yeni Anayasa tartışmalarının ardından Meclis’te Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurulduğunu belirten Şentop, komisyona AK Parti’nin “Başkanlık Sistemi” önerisini getirdiğini söyledi.
“TÜRKİYE’YE YENİ BİR ANAYASA GEREKLİDİR”
Türkiye’ye yeni bir anayasanın gerekli olduğunu belirten TBMM Başkanı Şentop, “İçerikten bağımsız olarak tamamen, halkın serbest oylarıyla seçilmiş parlamentonun bir anayasa yapması gerekiyor. Türkiye bunu hak ediyor şu andaki anayasa ne kadar değişiklikler yapılmış olsa da askeri dönemde yapılmış bir anayasa. Zaman içinde yapılmış değişikliklerle bütünlüğü bozulmuş diye de söylenebilir. Ama bunun yapılabilmesi için belli bir çoğunluğa ihtiyaç var. Dolayısıyla yeni anayasa konusunda en azından prensip olarak mutabakat lazım. Meclis bunu yapabilir, ama samimiyetle bir yaklaşım ortaya koymak lazım. Anayasayı somutlaştıran devletin kurumsal mimarisi ile ilgili bölümdür. Devlet yetkilerinin kullanımıyla, kullanacak olanların birbirleriyle ilişkilerine dair düzenlemelerdir. Kurumsal mimariyle, teşkilatla ilgili bölüm içermeyen bir metin Anayasa olamaz, derler. O bölüm içinde de en önemli kısım hükümet sistemiyle ilgili kısımdır. Önceki dönemde 61 ile başlayan anayasal sistemde, siyasetin alanını daraltan, vesayetçi sistemin işleyebilmesi için parlamenter sistemden yararlanmışlardır. Parlamento içindeki dengeleri değiştirdiğiniz zaman hükümet kurdurup hükümet düşürtebiliyorsunuz. Çünkü hükümet parlamento içi dengelere bağlı, bağımlı” dedi.
“EN TEMİZ İŞ, ARABAYI DEĞİŞTİRMEK”
Hükümet sistemi, başkanlık sistemi tartışmalarının yıllar boyunca sürdüğünü belirten Şentop, “Bir de bunun dışında gizli saklı tehditlerle parlamento içinde dengelerle oynayan, hükümetlere etki eden birçok durum yaşanmıştır Türkiye’de. Hükümet sistemi değişikliğinde tartışmanın tarihi bir arka planı, tarihi ve siyasi bir derinliği var. Çok daha temelde bir tartışma var. Bu sebeple hükümet sistemi, başkanlık sistemi tartışmaları 1969’dan bu yana mevcuttur. Yeni bir konu değil bu. Sürücü eğitimi verilen arabalara benzetiyorum ben. Sağdaki aparatları sökmek lazım arabayı normalleştirmek için. Cumhurbaşkanımız gelince sağdaki adama bir dakika deyip adamı indirdik. Sağ taraftaki aparat durdukça birileri sağ tarafa oturmayı isteyecek. FETÖ buydu işte. Sola kim oturursa otursun, sağa oturmak istiyorlar. En temiz iş, arabayı değiştirmek, olmazsa aparatları sökmek. Hükümet sistemi değişikliği o müdahale aparatlarını sökmektir. Sistem normalleşti. Geri döndürelim demek, suyu tersine akıtmak gibi bir şeydir” diye konuştu.
“DÜZENLENMESİ GEREKEN BİR ALAN”
Şentop, sosyal medya ile ilgili tartışmalar konusunda da, “Bir yaşadığımız sanal alem var, bir de yaşadığımız gerçek alem var. Gerçek alem ile sanal alem arasında yapılan işlerin hukuki durumu bakımından bir fark olmaması lazım. Sanal alemde yapılan yanlışlar, hakaretler için de gerçek hayatta olduğu gibi müeyyideler uygulanmalı. Hukuki düzenlemelerde genel olarak bazı eksikler var, bütün dünyada var. Hukuk daha çok tanımlar üzerinden hareket ediyor. Tanıma dahil olanları içine alan kurallar getiriyor, dışında kalanları ilgilendirmiyor. Bir gazetede tekzip yazısı yapabiliyoruz, ama internetten yayın yapan medya kuruluşuna bunu yaptıramıyoruz çünkü onunla ilgili özel hüküm yok. Düzenlenmesi gereken bir alan. Bu sadece bizim sorunumuz mu, değil. Bir çok uluslar arası toplantıya katıldık. Bir çok meclis başkanı da bizimle aynı şeylerden şikayetçi oldu. Afrika’dan, Amerika kıtasından gelen arkadaşlar da aynı şeylerden şikayetçi oldu. Yeni gelişen alanlar olduğu için hukuk sistemi bu konuyu arkadan takip ediyor. Bu alanlarda faaliyet gösteren çok uluslu şirketler, birçok ülkenin ulusal mevzuatını da tanımıyor bazen. Hem ulusal mevzuat, hem uluslararası sözleşmelerle bir hukuk düzeni oluşturmak lazım” şeklinde konuştu.
“MECLİS BAŞKANI’NA MEHTERANLI KARŞILAMA”
Üniversiteli öğrencilerle bir araya gelen TBMM Başkanı Şentop, daha sonrasında Sakarya Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret etti. Mehteran takımıyla karşılanan Şentop, başkanlık makamında ağırlandı. Gerçekleşen ziyaret sırasında AK Parti Milletvekilleri Çiğdem Erdoğan Atabek, Recep Uncuoğlu, Vali Çetin Oktay Kaldırım, SASKİ Genel Müdürü Yiğit Turan, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcıları Ali Oktar, Bedrullah Erçin, Doç. Dr. Furkan Beşel ve Ziya Cevherli eşlik etti. Ziyarette Sakarya’da son 3 yılda 3 milyar TL yatırımla yapılan 143 farklı proje anlatılırken, kentin potansiyeli ve özellikle son dönemde Sakarya’nın ismini ön plana çıkaran tarım hamleleri konuşuldu. Buradaki bilgi alış verişi sonrasında Şentop, Sakarya Valiliği’ni ziyaret etti. Şeref Defteri’ni imzalayan Şentop, Vali Çetin Oktay Kaldırım ve protokolle gerçekleştirdiği sohbet sonrasında Sakarya’dan ayrıldı.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında