
Diyarbakır’da evlatlarıterör örgütü PKK tarafından dağa kaçırılan aileler, 3 Eylül 2019’da HDP İl Başkanlığı binası önünde oturma eylemi başlattı. 286 ailenin dönüşümlü olarak 979 gündür sürdürdüğü eylemde şu ana kadar 35 aile, çocuğuna kavuştu. Buruk girdikleri Anneler Günü’nde de evlat nöbetini sürdüren aileler, bu tür özel günleri çocukları dönünce kutlamaya başlayacaklarını söyledi.
‘ANNELER GÜNÜ BİZİM NEYİMİZE’
2015te 18 yaşındayken kaçırılan kızı Gülcan için evlat nöbetini sürdüren Pınar Biçer, hasta olduğunu ve ölmeden önce kızını son kez görmek istediğini söyledi. Biçer, “3 yıla yakındır buradayız. Anneler günü gelmiş bizim neyimize. Gözyaşlarımız sel olup gidiyor. Ben hastalıklarla savaşıyorum. Buradan kızıma sesleniyorum. Kızım ne olur gel, güvenlik güçlerimize teslim ol. Gel Türk bayrağı herkese yeterdir. Bayram geldi bizim ev taziye gibiydi. Biz yaşamıyoruz, ölüyoruz. Çocuklarımızı götürmüşler dağlara ‘Ya öldüreceksin ya öleceksin’ diyorlar. Yastıkları taştır, üstleri yağmurdur. Sesimi duy yavrum ben seni çağırmaktan bıktım. Hastayım, ne olur gel. Ölmeden seni görmek istiyorum” dedi.
‘SEN OLUNCA, BENİM ANNELER GÜNÜM OLACAK’
2015 yılında 22 yaşında kaçırılan oğlu Ramazan için evlat nöbetini sürdüren Mevlüde Üçdağ da evladı olmadan anneler gününü kutlamayacağını dile getirerek, “Bize Anneler Günü yoktur. 7 yıldır bana Anneler Günü yok. Bugün de bu cansız fotoğrafa bakarak ağladım. Gözyaşım dinmedi, içimdeki ateş dinmedi. Çünkü oğlum burada olsaydı bana bir çiçek getirecekti. Eğer parası olmazsa kırlarda bana çiçek toplardı, papatyalar toplardı getirirdi. Anneler Günü’mü kutlardı. Ben de onu bir papatya gibi koklardım. Kucağıma alır 7 yılın hasretini giderirdim. Oğlum, sen olunca ancak benim Anneler Günü’m olacak. Sen o gün annenden yeni doğmuş gibi olacaksın” diye konuştu.

Ziynet Sali Kıbrıs’ta Bayram Coşkusunu Sahneye Taşıdı

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları