
ASENA YATAĞAN Ankara –Türkiye’nin milli savaş uçağı KAAN’ın aktif görevdeki erken uçuş tarihinin 2032 olabileceğini belirten Karakuş, şunları söyledi:
“2032 olduğuna göre 250 civarında uçak üretebilmek için 2040’ı buluyoruz. Bir güvenliğimizi tehdit konusu var, beka konusunda sıkıntılarımız var dolayısıyla çözüm olarak 40 adet F-16 almak, 80 adet F-16’ya yakın uçağı da daha uzun menzilli hale getirme ve yeteneğini geliştirme isteğimiz oldu. 10 ay geçti, 15 gün içerisinde cevap vermesi gereken ABD Dışişleri Komisyonu cevap bile vermedi. İsveç, Finlandiya olayları nedeniyle, öncesinde de Ukrayna ile ilgili olarak Rusya’ya tam ambargo koymadık, AB ülkelerinin kısıtlamalarına gitmedik diye bizi suçladılar. Halbuki bizi F-35’ten çıkartmış bir ABD var diğer tarafta ise bizi yıllardır almamış bir ABvar. Şimdi de Gazze’deki halkın bu noktalara gelmesinden İsrail ve ABD’yi sorumlu tuttuğumuz için, F-16 vermemek için Türkiye’yi öyle bir suçlama içerisine sokmaya çalışıyorlar.”
İngilizler ile anlaşma
KAAN uçağının üretilmesinde 150 İngiliz mühendisinin görev aldığını açıklayan Karakuş, “İngiltere’nin aynı zamanda bir ‘Fırtına’ uçağı üretme düşüncesi var. Bu uçağı üretebilmek için 120 civarında F-35 alacaktı. O uçakları kıstı 40 taneye yakın bir uçak alımı söz konusu. Türkiye’yi de buna katmak istiyor. KAAN’dan sonra dünyada en gelişmiş uçak şekline dönüşecek bu ‘Fırtına’ dediğimiz uçak. İngiltere, şu anda Japonlarve İtalyanlarla anlaşmış,bu arada Türkiye’yi de buna çekmek istiyor” ifadelerini kullandı.
Yunanistan’ın uçaklarını 24’e tamamlamak üzere olduğunu ve büyük bir güç kazandığını belirten Karakuş, “Yunanistan, ABD’den modernize edilen Block-70 uçaklarını bir şekilde aldı. Şu anda 20’yi geçti. Yunanistan’ın güçlenmesine karşı, ona karşı güçlü olmak, bekamızı muhafaza etmek zorundayız. Ne olursa olsun daima bizim tehdidimiz Yunanistan olmuştur bu 50-60 yıldır böyle” dedi.
‘F-16’yı karşılar’
Karakuş, iki motorlu uçakların daha emniyetli olduğuna dikkat çekerek, “Eurofighter 2 motora sahip. Yetenek açısında Block-70’ten aşağı değil. Yük taşıma açısından da fena değil. Yerini doldurur F-16’nın. Ancak lojistik sistem açısından bir sıkıntı olacaktır. Pahalıdır. Ama Türkiye’nin bunu halledeceğine inanıcımız tamam” diye konuştu.
Karakuş,“Türkiye’nin sıkıntısı şu, F-16’lar açılsa bile, ABD Kongresikabul etse bileF-16’ları bize ne zaman verecekler? Ne kadar zamanda üretilecek 40 tane F-16? İngiltere’nin 200 civarında Eurofighter uçağı var, belki mevcut olanlardan verecek bize. O zaman zaman kısalacak” dedi.

Mucize hayat başlıyor

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları