Betül Yasemin Keskin / Milliyet.com.tr –Teknolojinin gelişmesiyle birlikte dijitalleşme artık hayatımızın her alanında kendisini gösteriyor. Her evde ve elde bulunan akıllı cihazlar artık neredeyse yaşamlarımızın vazgeçilmez parçaları arasında. Bankacılık işlemlerinden yemek siparişlerine kadar birçok konuda bizlere kolaylık sağlayan bu akıllı cihazlar arasında uzaktan sesli komutla çalışan bebek kameralarından dijitalle uyumlu televizyonlara kadar birçok seçenek bulunuyor. Ancak bu akıllı cihazları kullanırken tamamen güvende kalabilmek aslında pek de kolay değil. Siber Güvenlik Uzmanı Osman Demircan ile akıllı cihazlara dair mutlaka bilinmesi gereken 5 gerçeği konuştuk.
1- TELEFONLARI SICAKTA TUTMAK VERİLERİ BOZAR
Yapılan çalışmalar ve kullanıcı yorumları aşırı ısıya maruz kalmış telefonların içindeki verilerin bozulduğu ve yok olduğunu söylüyor. Peki böyle bir şey gerçekten mümkün olabilir mi?Siber Güvenlik Uzmanı Osman Demircan, bu durumu şu örnekle açıkladı:
Cihazların sağlıklı bir şekilde çalışabilmesi için ideal ısıya ihtiyaç duyduklarını söyleyen Osman Demircan, cihazların yüksek sıcaklığa ulaşması durumunda verilerin saklandığı disklerin zarar gördüğünü ve böylece veri kaybı olabileceğinin altını çizdi. Bazı markaların cihazın ideal sıcaklığın üstüne çıkması durumunda aniden kapandığını ve bu kapanma işleminin aslında cihazın kendini güvene aldığını belirten Demircan, bu durumla karşılaşan kullanıcılara cihazları açmak için aceleci davranmamaları gerektiği konusunda uyarıda bulundu.
2- DİZÜSTÜ BİLGİSAYARLARI TAMAMEN ŞARJ ETMEK YANLIŞ MI?
Yurt dışında yapılan araştırmalara göre dizüstü bilgisayar kullanan kullanıcılardan bazıları laptop’larını yüzde 40’tan fazla oranla şarj etmenin yanlış olduğuna inanıyor. Bu kullanıcıların sayısı öyle çok ki bu durum akıllara “Madem yüzde 40’tan fazla şarj edilmemesi gerekiyor, o zaman neden yüzde 100 seçeneği var?”sorusunu getiriyor. Peki gerçekten dizüstü bilgisayarları tamamen şarj etmek yanlış bir kullanım şekli mi? Osman Demircan, akıllardaki soru işaretine şu şekilde açıklık getirdi:
3- CİHAZI UZUN SÜRE ŞARJDA BIRAKIRSAK NE OLUR?
Tıpkı dizüstü bilgisayarlar gibi akıllı telefonların da şarjları büyük önem taşıyor. Şarj süreleriyle ilgili aynı kafa karışıklığı aslında cep telefonlarında da mevcut. Kimilerine göre telefonun şarjı 0’a inince şarja takmalı, kimine göre ise yüzde 50’ye bile düşmesine izin vermeden şarja takmalıyız. Ancak buradaki soru akıllı cihazları uzun süre şarjda bırakmanın doğru olup olmadığıyla ilgili. Osman Demircan, bu soruya şu yanıtı verdi:
Cep telefonlarının sağlıklı bir ömür sürebilmeleri için pil sağlığına dikkat edilmesi gerektiğini belirten Demircan, cihazların uzun süre şarjda kalmaması gerektiğinin altını çizdi.
4- KORSANLAR WI-FI AĞINDAN SIZABİLİR Mİ?
Akıllı cihazlarla ilgili en önemli noktalardan biri de güvenlik önlemleri. Buzdolabından güvenlik kameralarına kadar neredeyse çoğu cihazın hack’lenebildiği bugünlerde herkesin dikkatli hareket etmesi gerekiyor. Akıllı cihazların ilgiye muhtaç olduğunu söyleyenSiber Güvenlik Uzmanı Osman Demircan, her bir cihazın gerektiği zamanda güncellenmesinin çok önemli olduğunu ve özellikle merdiven altı satılan ürünlerin tehlikeli olduğuna dikkat çekti.
Maliyeti daha düşük diye bir ürünün ikinci veya üçüncü kalitesini almak güvenlik sorunlarına yol açıyor. Replika ürünlerin saldırılara daha açık olduğunu belirten Demircan, evlerimizdeki WiFi’ların tüm cihazlara internet gönderdiğini dolayısıyla en başta Wi-Fi’ların mutlaka güncellenmesi gerektiğini hatırlattı. İnternete giriş ağlarının hack’lenmesinin aslında tüm cihazların hack’leneceği anlamına geldiğini söyleyen Demircan, “Evde akıllı mod özelliğini kullanmadığınız cihazların bile güncellemelerini zamanında yapmanız gerekiyor” dedi.
Hacker’lara davetiye çıkaran bir başka ürün ise kameralı akıllı televizyonlar. Özellikle pandemide satışı artan bu cihazların içinde tıpkı bir cep telefonundaki gibi işletim sistemi yer alıyor ve her telefon gibi bu cihazlar da güncellenmeye muhtaç bir durumda. Kameralı ya da sesli komutla çalışan akıllı televizyonların güncellemelerini yapmamanın büyük bir güvenlik zafiyeti yarattığına dikkat çeken Osman Demircan, durumun ciddiyetini şu sözlerle özetledi:
5- GİYİLEBİLİR TEKNOLOJİK CİHAZLAR SAĞLIK VERİLERİNİ DEPOLUYOR MU?
Giyilebilir teknolojik ürünlerden olan akıllı saat ya da akıllı gözlük gibi ürünler giderek daha da yaygınlaşsa da birçok verimizi kopyalayıp depolamasına dair birçok iddia da kafa karıştırmaya devam ediyor. Bu akıllı ürünlerden zaman zaman tedirginlik duysak da hayatımızı daha da pratik hale getirmelerinden ötürü kullanmaya devam ediyoruz. Peki akıllı saat ya da gözlükler gerçekten sağlık verilerimizi depoluyor mu? Eğer depoluyorsa bu bilgiler nerede tutuluyor ve nasıl kullanılıyor? Osman Demircan’ın verdiği yanıt şu şekilde:
Giyilebilir teknolojik cihazların kullanımında en önemli şeyin cihaza indirilen uygulamaların sözleşmelerinde yer alan maddeler olduğunu hatırlatan Demircan,“Eğer sözleşmede cihaz kullanıcının bilgilerinin üçüncü kişilerle paylaşılabilir olduğu yazıyorsa o uygulama kullanılmamalı”uyarısında bulundu.
Yaşama İlham Verenler Ödülleri Başlıyor!
Kıvılcım Kalay’dan “Gönüller Hiç Yas Tutar mı?” Şarkısına Çarpıcı Yanıt!
20.Avrupa Kalite Zirvesi Londra’da Gerçekleşti
Muğla’da Genç Sinemacılara Ödül Yağmuru
Menekşe Kankavi “Dünyada İyilik Var Derneği”nden ilk iyilik
Maltepe Belediyesi, “Sürdürülebilir Gelecek” için ilk adımı attı