
İşte Kurtulmuş’un açıklamalarından öne çıkan satır başları: Türkiye her alanda güçlü olmak zorunda. Bölgede Türkiye’de güçsüz bir ülke olursa nasıl ayakta duracağız. TCG Anadolu Türkiye’nin geldiği seviyenin göstergesidir. Herkes helal olsun diyor.
Karmaşık duygular yaşıyorlar. Somut olarak görünen şeyler var. Yollar, körpüler, İHA’lar, SİHA’lar. Bunun ezikliği içerisindeler. Bunlardan biri demişti ya ‘Bunlar iyi bir şey yapsa da bunlar iyi yapıyor diyemeyiz’. Kıskançlık, öykünme var. Millet tarafından desteklendiğini görüyorlar. Bu lafların arkasında cahiliyet kokuyor. Dünyada özel sektör üretir bunları. ABD’de üretiliyorsa ABD envanterine girer. Bunu akıllık politik bir tavır olarak görmüyorum. Akıllı bir siyasetçi kendisini oraya sıkıştırmaz. Bu memleket de Nuri Demirağ’a, Veci Hürkuş’a fabrikalarını kapattıran kimlerdir. 21 yıldır çok büyük işler yapıldığı ama en önemli işlerden biri de bu vesayetin kırılmış olması. O vesayet odakları hiçbir zaman milli olmadı. Çünkü vesayetin ana kaynağı yurt dışı. Bu darbeleri kimler yaptırdı. İçerideki aparatlarıyla hareket ediyorlar. Bir sevinin bir arkanıza yaslanın. İlla elin oğlundan mı almak zorundayız.
YÜKSEK TEKNOLOJİLERDE İLERİYE GİTTİK
‘Niye Karadeniz’de doğal gaz arıyorsunuz, dışardan alın daha ucuza alırsınız’ diyorlardı. Böyle terse çalışan bir kafa. 25 sene önce Türkiye kendi kurşununu bile yapamayan bir ülkeydi. Bu kendi göbeğimizi kendimizin kesebileceğinin göstergesidir. Elin oğlunun yaptıklarıyla değil, kendi yaptıklarımızla kendimizi sağlama alacağız. İçeride tüm alanlarda ileriye doğru gideceğiz. Bu teknolojilerde son yok. Hep bir üstü var. Belli bir yerde durursanız küresel rekabetten kopmuş oluyorsunuz. Yüksek teknolojilerde ileriye gittik. Yüksek teknoloji bizim gibi ülkeler için veli nimet. Gelişmiş ülkelerle aramızı kapatabilmek için bir fırsat.
‘TÜRKİYE YÜZYILI’NA KAPI AÇILACAK’
14 Mayıs’ta sandıklar açıldığında sadece AK Parti ve Cumhurbaşkanımızın birinci olarak çıkmayacak, sandıktan Türkiye Yüzyılı’na kapı açılacak. Bizim en büyük avantajımız seçimden hemen sonra seçime başlayan partiyiz. 6 Şubat depremlerinde ağır bir tabloyla karşılaştık. Orayı defalarca ziyaret etti ve gerekli talimatları verdi. Bundan sonraki süreç fırsata çevrilecek. “Vatandaş yaparsa Tayyip Erdoğan yapar”ı gördü. 7’li masanın her biri ayrı istikamete gidiyor. Bunlar Türkiye’nin sorunlarını nasıl çözecek? Çözemez. Çözerse yine Erdoğan çözer. Ben hiçbir seçim öncesinde sayı rakam söylemem. Bu vatandaşın iradesine saygısızlıktır.
‘BEN SEÇİMİN GÜVENLİ BİR ŞEKİLDE YAPILACAĞINA İNANIYORUM’
Akla ziyan. Neresini düzeltecekseniz. Konuştuğunuz her saniye israf. Vatandaşımız şunu biliyor; en iyi yaptığımız şey seçimdir. Zaten uluslararası gözlemciler tarafından sıkı bir şekilde takip ediliyor. Şimdiden mazeret üretmeye başlamışlar. Ben güvenli bir şekilde seçimin yapılacağına inanıyorum. Bunların rahatsız olduğu hususlardan biri de şu; bu millet demokrasiye bağlı ve sandığa gidiyorlar. ABD’de oran yüzde 50’nin üzerinde. Fransa’da durum ortada. Türkiye’de yüzde 80-90’larda. Millet iradesine sahip çıkıyor. Birileri de ‘sandık güveliği şöyledir böyledir’ diyerek algı oluşturmaya çalışıyorlar. Bunlarından üzerinden durmaya gerek yok.
KILIÇDAROĞLU’NUN 300 MİLYAR DOLAR VAADİ
İbretle izliyorum. Diyor ki ‘Temiz para, kirli para’. Hangi para kirli para, hangi para temiz para söyle de bilelim. Elin oğlu sana niye 300 milyar dolar versin? Yatırımcı gelsin tabii ki yatırım yapsın. Türkiye’ye yönlendireceksen, tefecilerin paradan para kazanmaya çalışanları getireceksen bunun adı vatanseverlik değildir. Söylediği şeyin doğruluğu da yok. Rasyonel de değil. Buna kasaptaki ete soğan doğramak derler. Türkiye’ye doğrudan yatırımlar için gelenler baş göz üstüne. Ama paradan para kazanmak için gelenler öyle gelemez. Kılıçdaroğlu bilmese de yakınında bilenler var. IMF meselesi ise bambaşka bir mesele. Biz yıllardır söylüyoruz. Herhangi bir ülkenin IMF ilişkisi sadece para ilişkisi değildir. Sınırların çizilmesi ve bunun dışına çıkılmamasıdır. Mesele sadece borç alıp vermek olsa anlarım. Ama bu bağımlılık meselesi. Bu kapı kapanmıştır. Türkiye tam bağımsızlık istikamette önemli bir virajı daha geçmiştir.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında