
HABER MERKEZİ – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bize düşen asıl görev can kaybı yaşayan 11 ilimizi ve özellikle en büyük yıkıma ve acıya maruz kalan Hatay’ı bir an önce ayağa kaldırmaktır… Yıkılan her şey daha iyisiyle yeniden inşa edilmeden deprem bölgelerinden ayrılmayacağız” dedi.İskenderun’da Deprem Konutları ve Yeni Devlet Hastaneleri Temel Atma Töreni’ne MHP lideri Devlet Bahçeli ile katılanErdoğan, şunları kaydetti:
KİMSENİN KEYFİNİ BEKLEMEYİZ: Kalıcı konutlarla ilgili hazırlıkları inşaat safhasına getirdik. Birileri bize kalıcı konutların yapımı, kadim şehirlerimizin imarı ve ihyası konusunda acele ettiğimizi söylüyor. İleri sürülen gerekçelerin ilmi ve teknik geçerliliğinin olmadığını, Van’dan Elazığ ve Malatya depremlerine kadar yaptığımız çalışmalarda gördük. Daha önemlisi bu şehirlerde yaşayan milyonlarca insanımızın kimsenin keyfini bekleyecek kimsenin hesaplarının tekemmülünü bekleyecek vakti de sabrı da, dermanı da yoktur. İşte biz bunun için bir yılda 319 bin konut yaparak şehirlerimizi ayağa kaldırma sözü verdik. Seçimleri daha önce açıkladığımız 14 Mayıs’ta yapma kararımızın gerisinde de aynı anlayış vardır. Deprem bölgesinde yürüttüğümüz çalışmalar seçim atmosferinden etkilenmesin bu iş bir an önce ülkenin gündeminden çıksın istedik.
BİRİNCİ ŞART YARALARI SARMAK: Böylesine büyük bir felaketin yıkıcı etkilerinin bu kadar kısa sürede üstesinden gelip kalıcı konutların yapımına başlayacak başka bir ülke bulamazsınız. Ülkemizin Türkiye Yüzyılı olarak ifade ettiğimiz Cumhuriyetimizin yeni asrı ile ilgili hedeflerine ulaşabilmesinin birinci şartı deprem yaralarını sarmaktır. Bu felaketin izlerini hep birlikte ortadan kaldıracağız. Bunun için herhangi bir kesintiye veya gecikmeye izin veremeyiz.
DEPREM TURİSTLERİ: Bakanlarımız deprem gününden, biz de depremin üçüncü gününden beri buralardayız. Kimi deprem turistleri sadece fotoğraf çektirmek, sadece görüntü vermek için arada bir buralara uğrayabilir. O arada yalan yanlış laflar da edebilirler. Siz onlara aldanmayın. Keşke bunun yerine ellerindeki imkanları geçici barınma merkezleri kurarak, yardım faaliyetlerini sürdürerek, yüreklerini depremzede kardeşlerimize açarak kullanabilseler… Bugün ana muhalefetin 11 büyükşehir belediyesi var. Nerede bu belediyeler? Bu belediyeler acaba buralara uğradı mı?
22 BİN 467 KONUT: Bugün Hatay’da temelini atacağımız 3 bin 122 konut ile birlikte 22 bin 467 konutun inşası fiilen başlamıştır. Konutlarla kalmıyor, bölgenin sağlık alt yapısını da ayağa kaldıracak projeleri başlatıyoruz.
HASTANE İNŞAATLARI: Biz ana muhalefetin yalanları ile ayakta duran bir parti, iktidar değiliz. Hatırlayın salgının olduğu dönemde İstanbul’da dev Çam Sakura Hastanesi’ni bitirdik. Üç ay gibi bir zamanda bir taraftan İstanbul Havalimanı’nda bir taraftan Anadolu Yakası’nda iki tane hastaneyi 1006 odalı olarak bitirdik ve halkımızın hizmetine sunduk. Bugün 400 yataklı Antakya Devlet Hastanemizin, 600 yataklı İskenderun Devlet Hastanemizin, 200 yataklı acil durum hastanemizin ve 300 yataklı Defne Devlet Hastanemizin temellerini atıyoruz. Bunlardan Antakya Devlet Hastanemizi 10 Mayıs’ta hizmete açıyoruz. Hatay’ın yeni yerleşim yeri Gülderen’de de 1000 yataklı bir şehir hastanesi kuruyoruz.
‘Vakit kaybetmeden dönüşümü başlatın’
Ülkemizin geçmişinde kötü yapılaşmadan, plansız şehirleşmeden, kontrolsüz gelişmelerden kaynaklanan sıkıntıların faturasını depremde yıkılan binalarımızla ve yitip giden insanlarımızla maalesef ödedik. Müslüman aynı delikten iki defa ısırılmaz. Esasen bu konuda geçtiğimiz 20 yılda pek çok iş yaptık. Önemli iyileştirmeler sağladık. Ama görüyorum ki daha fazlasını, yapmaya ihtiyacımız var. Bunun için Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli ile sadece depremde yıkılan şehirlerimizi değil, ülkemizin tamamında kentsel dönüşümü süratle neticelendirecek bir program hazırladık. Buradan depremin en çok yıkıma yol açtığı en çok can aldığı Hatay’dan İstanbul başta olmak üzere ülkemizin her yerindeki vatandaşlarıma sesleniyorum; eğer binanız depreme dayanıklı değilse, sel veya heyelan tehdidi altındaysa, başka bir sıkıntısı varsa hiç vakit kaybetmeden dönüşüm sürecini başlatın.
‘Siz huzura ermeden bize dinlenmek haram’
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hatay Antakya Büyükdalyan Geçici Konaklama Merkezi’nde depremzedelerle birlikte iftar yaptı. İftar sonrası depremzedelere seslenen Erdoğan, muhalefete “deprem turisti” benzetmesi yaptı.
‘Millet ders verecek’
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, “Deprem turisti misali arada bir buraya uğrayıp fotoğraf çektirdikten sonra sırra kadem basanlar gibi değiliz, asla da olmayacağız. Sizler yas tutarken, depremin ardından ayakta kalma mücadelesi verirken kendi ihtiraslarının peşinden koşanları Allah’a havale ediyoruz. Siyasi hırslarından ve kendi çıkarlarından başka hiçbir şey görmeyen bu tuzu kurulara milletimiz çok yakında gereken dersi verecektir. Seçimler elbette önemlidir ama deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın meseleleri bizim en öncelikli gündem maddemizdir. Sizler huzura ermeden bize durmak dinlenmek haramdır. Dertlerinize derman olabilmek siz kardeşlerimizin yükünü bir nebze azaltmak için canla başla çalışıyoruz” ifadelerini kullandı.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında