
İstanbul Zeytinburnu’nda 2 Şubat 2022 tarihinde metrobüste başlayan tartışmanın kavgaya dönüşmesi nedeniyle Mustafa Köklü’yü bacağından iki kez bıçakladığı ve Murat Köklü’yü elinden yaraladığı iddia edilen sanık Gökay Atilan hakim karşısına çıktı. Bakırköy 55. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz sanık Gökay Atilan hazır bulundu. Duruşmada müştekiler Mustafa Kökçü, Murat Kökçü ve taraf avukatları katıldı.
“DAYANACAK GÜCÜM KALMADI, CEBİMDEKİ ÇAKIYI ÇIKARDIM”
Tutuksuz sanık Gökay Atilan savunmasında, “Olay günü metrobüse binmiştim. Merter durağındaydık. Müşteki Murat Köklü ve çaprazımda oturan kız arasında tartışma yaşanıyordu. Murat Köklü kızın üzerine yürüdü. Kızı dövecekti, kıza küfür etti. O esnada ben ayağa kalktım. ‘Karşında kadın var’ dedim. Murat bana da küfretti. Ben ‘sen kime küfür ediyorsun’ dedim. Mustafa Köklü yanıma yaklaştı, gözüme yumruk attı. Ben de Mustafa’yı ittim. İkisi birlikte üzerime saldırdılar. Ben yüzümü kapattım. Beni yere yatırmak istediler. Ben direnince arada boğuşma yaşandı. Beni yere eğdiler. Nefesimin kesildiğini söyledim, beni dinlemediler. Dayanacak gücüm kalmadı. Cebimdeki çakıyı çıkardım. Bıçağın sadece uç kısmı dışarda kalacak şekilde tuttum. Geri kalanı avucumun içindeydi. Mustafa ensemden bastırdığı için onun bacağına üç ya da dört kez sapladım. Mustafa’yı kendimden uzaklaştırdım” dedi.
“SADECE GENÇ BİR KIZI VE KENDİMİ KORUMA AMACIYLA HAREKET ETTİM”
Sanık Gökay Atilan beyanında, “Murat’a uzaklaştırmak için bıçakla vuruyor gibi yaptım. Mustafa kalktığı yerden geldi bana sarıldı. Bıçak elimdeydi ancak bıçağı kullanmadım. İsteseydim kullanırdım. Mustafa’nın eşi yanıma geldi. Elindeki şemsiyeyle suratıma ve elime vurdu. O esnada yolculara bağırdım polis istedim. Bir iki dakika Mustafa ile sarılmış vaziyette kaldık. Murat yanımızdaydı elimdeki bıçağı istedi. Vermeyeceğimi söyledim. Daha sonra polis geldi. Polisler geldi ben bıçağı onlara verdim. Bu esnada Murat bana ve polislere saldırmaya başladı. Polis ekipleriyle ben araca giderken Murat karıma ve bana defalarca küfür etti ve beni öldüreceğini söyledi. Ben nezarete alındıktan birkaç saat sonra Murat getirildi. Murat nezaretin kapısında bana saldırmaya çalıştı. Aile olduklarını bilmiyorum. Sadece genç bir kızı ve kendimi koruma amacıyla hareket ettim. Ben Murat Köklü’yü yaralamadım. Benden bıçağı almaya çalışırken yaralanmış olması lazım. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını kabul ediyorum” şeklinde konuştu.
“SADECE BIÇAĞIN UCUYLA YARALAMADI”
Müşteki Mustafa Köklü ise beyanında, “Hasta ziyaretinden dönüyorduk. Ben uyuyordum, seslere uyandım. Hemen Murat’ın yanına giderek sen diğer tarafa geç dedim. Orada başka insanlar da vardı. Ortalık bir anda karıştı. Benim sanığa karşı herhangi bir sözlü ya da yazılı müdahalem olmadı. Sanık bir anda gelip bıçağı bacağıma iki sefer sapladı. Bıçağı gördükten sonra ben ‘bıçak var, uzak durun’ dedim. Hatta sanıktan defalarca bıçağı bırakmasını istedim ancak bırakmadı. Bıçakla saldırmaması için sarıldım. Ben yere düştüm ancak sanık Murat’a saldırınca tekrar sanığa saldırdım. Eşim refleksle sanığa şemsiyeyle ‘bıçağı bırak’ diye eline vurdu. Sanığın beyanlarını kabul etmiyorum. Sadece bıçağın ucuyla yaralamadı. Polisler sanığı götürürken eşim ve çocuklarımın yanında bana ‘size iyi yaptım’ dedi. O esnada ben yerde yatıyordum. Şikayetçiyim. Eşim ve çocuğum olaydan dolayı psikolojik destek aldı” şeklinde konuştu.
“KARNIMDA DA BIÇAK İZİ VARDI, MONT BENİ KORUMUŞ”
Mustafa Köklü savunmasında ayrıca, “Bir insan bir insana bu şekilde bıçakla saldırmaz. Kendisiyle husumetim yoktur. Karnımda da bıçak izi vardı. Mont beni korumuş. Bacağıma bıçak saplanmasından dolayı sürekli ayakta duramıyorum. Bıçak Murat’a denk gelmiş olabilir ben görmedim. Murat bıçağı almaya çalıştı. O esnada yaralanmış olabilir, görmedim” dedi.
“BIÇAĞI GÖZÜ DÖNMÜŞ GİBİ SALLIYORDU”
Müşteki Murat Köklü de beyanında, “Biz ailecek hasta ziyaretinden dönüyorduk. Yeğenimi göz takibiyle takip ediyordum. Hanımefendi ‘neden bakıyorsun’ dedi. Ben de ‘size bakmıyorum yeğenimi gözümle takip ediyorum’ dedim. Tartışma sırasında amcam, ‘karşındaki bayan tartışma’ dedi. Beni oradan kaldırdı. Ben kadına ya da sanığa bir şey söylemedim. Amcam beni kaldırınca beni bir şahıs kenara çekti. O sırada sanık amcamın bacaklarına bıçak sapladı. Sanığın elinden bıçağı almaya çalıştım. O esnada sanık bilerek bıçağı elime soktu elim kesildi. Amcam yere düştü. Amcam araya girmeseydi bıçakla beni yaralayacaktı. Belki öldürebilirdi de, daha sonra bekçiler geldi olaya müdahale oldu. Sanıktan şikayetçiyim. Yanımızda yengem ve yeğenlerimiz vardı. Bıçak onlara da gelebilirdi. Bıçağı gözü dönmüş gibi sallıyordu” diye konuştu.
Sanık avukatı ise, “Müştekilerin beyanları birbirlerini tutmamaktadır. Hayal ürünü bir senaryo vardır. Müvekkilim genç kızı korumak amacıyla hareket etmiştir. Kendini korumak için bıçağını çıkarmıştır. Kendisi de yaralanmıştır” dedi.
Mahkeme, eksik hususların giderilmesi için duruşmayı erteledi.
İddianame
İstanbul Zeytinburnu’nda 2 Şubat 2022 tarihinde metrobüs durağında tartışmanın kavgaya dönüşmesi nedeniyle Mustafa Köklü’yü bacağından 2 kez bıçakladığı ve Murat Köklü’yü elinden yaraladığı iddia edilen Gökay Atilan hakkında başlatılan soruşturma tamamlandı.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, alınan raporlarda tarafların basit tıbbi müdahalede ile giderilebilir ölçüde yaralandığının tespitine yer verildi. İddianamede, olaya ilişkin kamera görüntülerinin çözümünde arbede yaşandığı, Gökay’ın bıçağı savurduğu, Murat Köklü, Mustafa Köklü, eşi ve çocuklarının Gökay Atilan’ı tutarak elinden bıçağı almaya çalıştığı anlatıldı.
İddianamede, Gökay Atilan’ın elinde bulunan bıçakla Murat Köklü ve Mustafa Köklü’yü yaraladığına, bu nedenle Gökay Atilan açısından Mustafa ve Murat’a karşı silahla kasten yaralama suçunu işlediği tespitine, Atilan’ın 13 gün cezaevinde kaldıktan sonra tahliye olduğuna yer verildi. Cumhuriyet savcısı şüpheli hakkında ‘silahla kasten yaralama’ suçundan müşteki Mustafa Köklü’ye karşı 6 aydan 1 buçuk yıla kadar, Murat Köklü’ye karşı da 6 aydan 1 buçuk yıla kadar olmak toplamda 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezası talep etti.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında