Muratpaşa ilçesindeki bir özel okulda Türkçe öğretmenliği yapan Fatih Tuncay, 2018 yılında okulun genel müdürü tarafından odasına çağrıldı. Odada aralarında geçen konuşmada Tuncay, “Öğretmenlere ve öğrencilere adil davranmıyorsunuz” dedi. Bunun üzerine başlayan süreçte, iddiaya göre Tuncay’ın sürekli yanında bulunup ihtiyaçlarını karşıladığı bedensel engelli oğlu Kubilay Tuncay’ın eğitim bursu kesildi. Ardından Tuncay’a ders verilmedi. Oğlunu başka bir okula kaydettiren Fatih Tuncay’ın sözleşmesi de ‘Kod 29’ olarak bilinen ‘İşçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan davranışları nedeniyle iş sözleşmesinin işveren tarafından haklı nedenle feshi’ maddesi gereğince noter aracılığıyla yapılan tebliğle iptal edildi.
Sözleşmesinin iptal sebebi nedeniyle tazminat alamayan, işsizlik maaşına da başvuramayan Tuncay, zor zamanlar yaşadı. Haklarının iade edilmesi için dava açan Tuncay, 1,5 yıl boyunca iş de bulamadı.
4 yıldır devam eden dava, kasım ayında sonuçlandı. Antalya 6’ncı İş Mahkemesi, Tuncay’ın haksız yere işten çıkarıldığına karar verdi. Mahkeme, özel okulun Fatih Tuncay’ın sözleşmesinin iptal edildiği tarihten sonraki 9,5 aylık maaşının ve kıdem tazminatının ödenmesine hükmetti.
‘MUHASEBEDEN ARANACAKSIN’
Kendisine mobbing yapıldığını söyleyen Fatih Tuncay, “4 yıl önce çalıştığım okulun genel müdürü tarafından davet edildim. Dostane bir sohbet esnasında kendisine ‘Siz öğretmenlere ve velilere adil davranmıyorsunuz’ dedim. Bunun üzerine ayağa kalktı, ‘Seninle artık aynı yolda yürüyemeyiz. Muhasebeden aranacaksın’ dedi. Bununla birlikte her şey başladı aslında. İlk olarak kitaplarımın satışını yasakladılar. En hassas noktam olan oğlumla sınandım. Engelli bir çocuk ve tek başına işlerini göremiyor. Onun eğitim bursu kesildi. Babasına muhtaç bir çocuğu o okulda okutmayacağım ve istifa etmem gerektiği söylendi. Sözleşmem vardı ve ben istifa etmedim” dedi.
‘KOD 29’ İLE İŞTEN ÇIKARTILDIM
18 yıllık öğretmen olduğunu belirten Fatih Tuncay, “Bana hiç ders vermemeye başladılar. Bütün öğretmen gruplarından beni çıkarttılar. 4 yıldır süren davayı, geçen hafta kazandım. İki taraf birbirinden davacı oldu. Onlar beni noter aracılığıyla istifaya zorladılar. Hem de bir özel okul öğretmeninin iş bulamayacağı eylül ayında. İş bulamayayım diye noter aracılığıyla yüz kızartıcı bir suç işlemişim gibi ‘Kod 29’ ile işten çıkartıldım. Ben ‘Adil değilsiniz’ diyerek genel müdüre hakaret etmişim. Hukuk gereğini yaptı ve bana tüm haklarımı vermiş oldu” diye konuştu.
İŞSİZLİK MAAŞI DAHİ ALAMADIM
Oğlunu başka bir okula almak zorunda kaldığını söyleyen Tuncay, “Oğlumun psikolojisi bozuldu, çok zor şeyler yaşadı. Orada çalışmaya devam edip, başka bir okula götürmek benim için çok zordu. İşsiz kaldım ve çocuğumu okutmak zorundaydım. Birçok yardımla bunu başardım. Kod 29 ile işten çıkarıldığım için işsizlik maaşı dahi alamadım. Kod 29 denen madde gerçekten çok tehlikeli ve bazen işverenlerin elinde bir silah olarak kullanılıyor. Ben davamı kazandım ama herkes ispat edemeyebilir. Yetkililerin, bu konuyla ilgili bir çalışma yapmasını talep ediyorum” ifadelerini kullandı. (DHA)
SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ
Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS
BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”
13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı
Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları
İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında