
Terör örgütü PKK’nın 1990’lı yıllardan bu yana gerçekleştirdiği saldırılarda Şırnak’ta şehit edilen bebek ve çocukların isimlerinin yaşatılması amacıyla Yeşeren Gençlik Derneği tarafından hazırlanan ve 3 ay önce İçişleri Bakanlığı’na sunulan ‘Şehit Bebek ve Çocuk Kütüphaneleri Projesi’ onaylandı. Proje kapsamında Şırnak’ta terör saldırılarında yaşamını yitirdiği tespit edilen 120 bebek ve çocuğun isminin verileceği kütüphanelerin oluşturulması için 7 anaokulu belirlendi. Bu kapsamda Şehri Nuh Anaokulunda ilk ‘Şehit Bebek ve Çocuk Oyuncak Kütüphanesi’ açıldı. İlk kütüphanenin açılışına Vali Osman Bilgin, Eşi İlknur Bilgin, Yeşeren Gençlik Derneği Başkanı Hatice Atan, Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Geliş, şehit yakınları ve öğrenciler katıldı.
‘BUNLARIN HEPSİ KÜRT ÇOCUKLARI’
Vali Osman Bilgin, yapılan açılışın çok anlamlı olduğunu ifade ederek, “Şırnak, terörün o lanetli yüzünü en açık, en sorunlu yıllarını yaşayan illerden birisi. Görüyorsunuz isimsiz bebek diyoruz. Bunu biz uydurmuyoruz. Bunu maalesef sözde insan hakları, demokrasi, hak ve özgürlükler, adalet ve millet anlayışını ortaya koyan ama bu manada hiçbir demokratik değer tanımayan, hiçbir insan hakları değerini tanımayan, bütün insan hakları değerlerini ayak altına alan ve bu mana da kendi uluslarının çıkarlarını bölgede devam ettirecek aparatlar arayan ve maalesef sözde Kürt halkının temsilcisiymiş gibi hareket edip ama özde sadece ve sadece emperyalist devletlerin aparatı olan terör örgütünün burada yapmış olduğu katliamları görüyoruz. Bunların hepsi Kürt çocukları. Sözde Kürt halkının geleceğini Kürt halkının çıkarlarını temsilini, demokrasisini savunduğunu iddia eden bir örgüt, hiçbir ideolojik anlayışı olmayan, hatta ideolojiyi bırakın konuşması olmayan, konuşmayı bırakın sadece nefes alıp veren çocukları mı katlederek sözde demokrasiden bahsediyorlar?” dedi.
Yeşeren Gençlik Derneği Başkanı Hatice Atan da, projenin amacının şehit olan çocukların isimlerini yaşatmak olduğunu belirterek, “Geçmişe baktığımızda terör örgütü 80’li, 90’lı yıllarda köy baskınları yaparak daha dünyaya gelmemiş isimsiz bebeklerimizi, çocuklarımızı katletti. Şimdiye kadar şehit askerlerimiz, korucularımız ve sivil şehitlerimiz için 27 tane kütüphane açtık. İlimizde jandarmadan aldığımız bilgiye göre 120 şehit çocuğumuz var. Bunların arasında sıfır yaş, 6 aylık, 1 aylık bebekler var. Onların adını yaşatmak için böyle bir proje yaptık. Hedefimiz 7 tane kütüphane açmak. Bu 120 çocuğumuzun ismini yaşatmak” diye konuştu.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında