
Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Öğretim Üyesi, İklim Bilimci Prof. Dr. Doğan Yaşar, son günlerde artan yağışlara ve yaşanan afetlere değerlendirip, açıklamalarda bulundu.
Ekim ayının ikinci yarısından sonra gelen sıcak havanın yağışların müjdecisi olduğunu belirten Prof. Dr. Doğan Yaşar, “Çünkü sıcak hava yağmur getirir. Ekim ayının ikinci yarısında başlayan güzel hava bugüne kadar sürdü. Yağışlar arttı. Ancak bu yağışlar barajları doldurmaz. Barajların dolması için kasım ayının sonunda başlayarak nisana kadar süren yağışların etkili olması lazım. Diğer kentler içinde durum aynı. Örneğin İstanbul’daki barajlar da dolacaktır. Ancak tamamen dolması beklenmemeli. 2020’de yüzde 12, 2021’de yüzde 9 ve 2022’de yüzde 12 yağışlar eksik oldu. Bu sene için de durum aynı. Yaşadığımız kuraklık bir anda gelmedi. Barajlar yavaş yavaş boşaldı. Canımız çok acıdı. Bu sene işin sonuna geldik. Artık ciddi yağışlar bekliyorum. Özellikle nisan ayına kadar gerçekleşecek yağmurla birlikte barajlar ciddi oranda dolacaktır” dedi.
‘AFETLERDEN DERS ALMALIYIZ’
Son günlerde sağanakla birlikte yaşanan sel ve su baskınlarına değinen Prof. Dr. Doğan Yaşar, “Küresel ısınma dönemlerinde sıcaklıkla beraber, yağış fırtına ve kasırgalar artar. Küresel ısınma dönemlerinde biz bu durumda anlarız. Ancak Türkiye’de sel ve su baskınlarının yaşanmasının nedeni çarpık kentleşmedir. Altyapı yetersizliğidir. Başka bir nedeni yok. Yaşanan afet durumlarından ders almıyoruz. Her gelen afette olumsuzluklar yaşıyoruz. Bu afetlerden ders alıp tekrar yaşamamamız lazım” dedi.
‘KORDON HER YIL 1 SANTİM ÇÖKÜYOR, DENİZ 3 SANTİM YÜKSELİYOR’
İzmir’de son sağanak sonrası yaşanan su baskınlarına değinen Prof. Dr. Yaşar, “Son yağmurdan sonra özellikle İzmir Kordon suyla doldu. Bunun nedeni bölgenin dolgu zemin olması. Ayrıca bulunduğumuz bölge her yıl 1 santimetre çöküyor. Tektonik bir harekettir bu. Bunun yanında deniz her yıl 3 santim yükseliyor. Bu sadece Kordon boyu için değil Bostanlı ve Mustafa Kemal Sahil Bulvarı için de geçerli. Bunu önlem amaçlı sahil kıyısı olan ön tarafları yükseltiyoruz. Ancak arka kısım çukurda kalıyor. Bu nedenle son yağmurda da Kordon tamamen sular altında kaldı. Bu nedenle yetkililer arka plandaki yapılarda kot uygulaması gerçekleştirmeli. Orada yapmamız gereken tek şey, bilimi göz önüne almak. Çünkü afet her zaman olur. Ancak siz derelerin üzerine ev yapıyorsanız, olmaz. Halen dere yataklarına hiç düşünmeden plan programı yapmadan ev veya yol yapıyoruz. Kısacası çarpık kentleşmeden ve altyapı yetersizliğinden çok çekiyoruz” dedi.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında