
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, İncesu Belediyesi tarafından tarihi Kara Mustafa Paşa Kervansarayında düzenlenen 28. Kültür, Turizm ve Üzüm Festivaline katıldı. Burada konuşan Özhaseki, “Anadolu depremler açısından hareketli bir coğrafyada yer alıyor. Topraklarımızın yüzde 66’sı 1’inci derece ve 2’nci derecede deprem bölgesi. Nüfusun yüzde 70’ten fazlası buralarda yaşıyor. Son 100 yıl içerisinde bu ülkede meydana gelen 6 ve üzerinde şiddetli yıkıcı deprem sayısı 60. Ölen insanımız 130 bin, maddi hasar milyarlarca dolar. Onun içimizde bıraktığı acı ise hiç anlatılacak gibi değil. Deprem Türkiye’nin kaderinde var. Bu ülke bir deprem ülkesi. Himalayalar’dan başlayarak Alpler’e doğru giden çizgi üzerinde depreme maruz kalabilecek beş ülke sayılır. Birisi de Türkiye. O zaman biz her işimizi bu depremsellik üzerine kurmalıyız. Evimizi yaparken deprem olabileceği düşüncesiyle en sağlam yapmalıyız. Bilimsel her türlü veriye dayalı olarak ne öngörülmüşse tavizsiz bir şekilde bunu uygulamalıyız. Yoksa emin olun her deprem yaşandığında içimiz yanar. Dizlerimize vururuz, ah ederiz. Mevlana Hazretleri diyor ki ‘Akıl dize vurup da ah etmek için değildir. Önceden öngörüp tedbir almak içindir.’ Evet, biz de tedbirli olmalıyız” dedi.
‘850 BİN BAĞIMSIZ BİRİM YOK OLDU’
Kahramanmaraş merkezli meydana gelen depremlere değinen Bakan Özhaseki, “Orada 850 bin bağımsız birim yok oldu, 680 bini ev 170 bini iş yeri. Ölen insanlarımız, toprağa verdiğimiz canların sayısı 51 bin civarında. Etkilenen insan 14 milyon, yani bırakın asrın felaketi demeyi, bin yıllık Anadolu medeniyetimizde karşımıza çıkan en büyük bela buydu. Bundan daha büyük bir belayla karşılaşmamıştık. Biz bir taraftan elbette ki tedbir alıp bundan sonra öyle sağlam konutlar yapacağız ki Allah’ın izniyle deprem geldiğinde sağlıklıca evimizde oturacağız. Hiç korkmayacağız. Bunun için de orada zaten evlere başladık. 200 bin tane ev yapılıyor şu anda. 200 bine yakın vatandaş müracaat etti, yerinde dönüştürmek istiyor, biz onları destekliyoruz. Ama burada belki hepimizin dikkat edeceği bir şey var. Böyle büyük bir felaket olduğunda eğer batıda olsaydı emin olun kolay kolay altından çıkamazlardı ve kalkamazlardı. Yurt dışından gelen misyon şefler de defalarca bunu yüzümüze söylediler. Amerika’da bir kasırga olmuştu hatırlayın ve o kasırgadan sonra 2 sene devlet neredeyse oraya gitmedi. İnsanlar geçenlerde gösteri yapıyorlardı. Biz bu felaketin olduğu andan itibaren ayaktaydık” diye konuştu.
‘BİR DAHA AĞLAMAMAK İÇİN, ŞEHİRLERDE KENTSEL DÖNÜŞÜMÜ BAŞLATIYORUZ’
Meclis’te geri dönüşüm konusunda yasalar çıkarılacağını aktaran Özhaseki, şöyle konuştu:
“Deprem olduğunda bir daha ağlamamak için şehirlerde kentsel dönüşümü başlatıyoruz. Sağlıklı, güvenli konutlar yaparak önümüze öyle bakmak istiyoruz. Bu konuda Sayın Cumhurbaşkanımız da kentsel dönüşüm konusunu takip ediyor ve destek veriyor. Ayın başında da inşallah Meclis’te yeni yasalar çıkacak. Bunları da çıkardıktan sonra daha hızlı bir vaziyette tüm Türkiye’de kentsel dönüşümü yapmış olacağız.”

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında