Kentin en köklü yerel gazetelerinden olan Yeni Adana Gazetesi, Ahmet Remzi Bey ile Yozgatlı yedek subay Mehmet Avni Doğan kuruculuğunda Adana’nın Fransız güçlerince işgal edilmesinin hemen ardından 25 Aralık 1918’te yayın hayatına başladı. Gazete, çıkardığı 3 sayının ardından Fransız güçlerinin baskısıyla kapatıldı. Fakat baskıya boyun eğmeyen Mehmet Avni Doğan ve Ahmet Remzi Bey, 5 gün sonra tekrar gazeteyi yayın hayatına döndürdü. Milli Mücadele dönemi ve sonrasında birçok baskı ve zorlukla karşılaşan ancak günümüze kadar ayakta kalmayı başaran asırlık gazete, 31 Temmuz’da son baskısını okurlarına ulaştırarak, veda etti. 105 yıldır günlük yayın yapan gazete, ‘Bir dönem bitiyor’ manşetiyle yayın hayatını sonlandırdı.
ASIRLIK ÖMÜRE SAYISIZ ÖDÜL SIĞDIRDI
1965 yılında Amerika Gazete Sahipleri Birliği Vakfı’nın, Amerika ve Kanada dışındaki ülkelerin yayın organları için oluşturduğu Dünya Basın Başarı Ödülü’nü alan ilk Türk gazetesi olan Yeni Adana, sayısız birçok ödüle sahip oldu. Gazetenin kurucularından Ahmet Remzi Yüregir’in torunu Çukurova Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oya Yüregir, yayın hayatını sonlandıran gazeteyi DHA’ya anlattı.
‘GAZETE, BABAMIN OĞLU GİBİYDİ’
Yüregir ailesinin gazeteyi ayakta tutmaya çalıştığını fakat son dönemde çok zorlandıklarını kaydeden Doç. Dr. Oya Yüregir, “Ailecek gazeteyi kapatma kararı aldık. Dedemden sonra yıllarca babam işleri yürüttü. İki kız kardeşiz. Burası ise babamın oğlu gibiydi. Öyle ki kardeşimle bu gazeteyi kıskanıyorduk. Babamın son dönemde sağlık sorunları nedeniyle işleri yürütmeye çalıştık. Ama buraya kadar gelebildik. Yeni Adana Gazetesi, Türkiye Cumhuriyeti’ne ve hafızasına çok önemli bir katkıda bulunmuştur. Milli Mücadele sırasında Fransız işgalinden kurtulmak için Adana halkını örgütlemek amacıyla kurulmuştur” dedi.
‘VİZYONUNDAN VE ÇİZGİSİNDEN HİÇ SAPMADI’
Bugüne kadar gazeteyi ailesi gibi gören okuyucuları için ayakta tutmaya çalıştıklarını fakat artan maliyetler nedeniyle nihai kapatma kararı aldıklarını vurgulayan Yüregir, destek veren herkese de teşekkür etti. Dedesinin başlattığı vizyondan babasının hiçbir zaman kopmadığını anlatan Yüregir, “Babama, gazetenin vizyonundan ve çizgisinden sapmadığı için teşekkür ediyorum. O, etkileşimli basına inanırdı. Bir sorun olduğunda ‘Gazete Adanalı okuyucuların malı, bunu onlar düşünmek zorunda’ derdi. Gerçekten de düşündüğü etkileşimli basını kurdu. Belki ileride dijital platformda haber sitesi olarak devam edebiliriz” diye konuştu.
YARIM ASIR AYNI GAZETEDE ÇALIŞTI
Yeni Adana Gazetesi’nin 51 yıllık çalışanı Fehmi İncioğlu (67) ise büyük bir üzüntü yaşadığını belirterek, “Gazete son sayısını çıkardığı için çok üzgünüm. Neredeyse yarım asırdır bu gazetede çalışıyorum. Yeni Adana Gazetesi’ni ailem olarak gördüm. Teklifler olmasına rağmen buradan başka bir gazetede çalışmadım” dedi.
SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ
Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS
BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”
13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı
Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları
İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında