
Gökhan Karakaş – Zihinsel engelliler öğretmeni Gülşah Merve Yüksel (29), 2014 yılından beri sürdürdüğü tek başına sıradışı seyahatleri dünyayı dolaşarak taçlandırmak için yola çıktı. Yüksel, ilk tek başına seyahatini henüz 21 yaşındayken 2015 yazında kadın haklarına ve kadın cinayetlerine dikkati çekmek için Türkiye’nin çevresini dolaşarak gerçekleştirmişti. Yüksel, İstanbul’dan çıktığı yolculuğunu Trabzon, Iğdır, Hakkâri, Mardin, Antalya ve Çanakkale üzerinden tamamlarken 81 ilde tek başına motosiklet kullanarak tecrübe kazanmıştı. 2016 yılında tek başına Norveç’te kara yoluyla ulaşılabilecek en kuzeydeki nokta Nordkapp’a giden Gülşah, 2017 yılında Fas’ı gezdi. 2018 yılında motosiklet eğitmeni olan Yüksel, küresel salgının bitmesiyle küçük hacimli (125 cc) motosikletiyle Yunanistan ve İtalya’yı soka sokak dolaştı.
Büyük hedefi için yollarda
Dünyayı tanımak ve tek başına motosikletle dolaşan ilk Türk kadını olmak için 24 Haziran’da yola çıkan Gülşah Merve Yüksel, Kazakistan’ın Beynau kentinden Milliyet’in sorularını yanıtladı. İstanbul’da yaşamanın maliyetlerinin çok artmasıyla dünya seyahatine ocak ayında karar verdiğini belirten Gülşah, “Geçtiğimiz yıl Avrupa’yı 40-50 Euro ile gezmiştim. İtalya seyahatimde ucuza gezmeyi, kamp yapmayı ve lüks yaşamdan minimal hayatla idare etmeyi öğrenmiştim. Kış boyunca kendimi dünya seyahatine hazırladım. İngilizce ya da farklı bir dil bilmememe rağmen sadece gitmek ve yolda olmak isteğimin peşinden harekete geçtim” dedi.
Afganistan’ı güvenli bulmadığı için sınırdan geçen Yüksel, yoluna devam etti. Kazakistan’dan Milliyet’in sorularını yanıtlayan Yüksel, 2024’ün Mart ayında Avustralya’da olmayı planlıyor.
‘Hiçlikle boğuşacağım’
Gürcistan’dan çıkarak Rusya üzerinden Kazakistan, Özbekistan, Tacikistan, Kırgızistan’ı takip edeceğini söyleyen Yüksel, “Aprilia Tuareg 660 ile İpek Yolu’nda motosiklet kullanmanın heyecanının yaşıyorum. Dünya turunun en özel bölgelerinden biri olan Afganistan sınırına, Wakhan Koridoru’na ve Pamir Dağları’na gideceğim. 4 bin 600 metre ile dünyanın en yüksek sınır geçişlerinden Karakul’dan geçeceğim. Moğolistan’da kartal avcıları ve Gobi çölünde zaman geçireceğim. Tam anlamıyla hiçlikle boğuşacağım. Zor olacak biliyorum” diye konuştu.
Macerasının 29’uncu gününde Tacikistan’da olan Gülşah, “Türkiye’den yola çıktım, zamanın 60 yıl gerisinde olan Orta Asya ülkelerinden çıkıp, zamanın yüz yıl ilerisindeki Güney Kore ve Japonya’yı doyasıya gezeceğim. Merak ettiğim çok fazla yer var. Motosikletimi gemiye yükleyip Kamboçya’ya gideceğim. Tayland, Malezya, Singapur, Endonezya’da, Güney Asya’da motosiklet kullanacağım. Avustralya kıtasında 2024 Mart-Nisan’da olmayı planlıyorum. Güney Amerika’da Brezilya üzerinden dünyanın en tehlikeli geçişi Panama’nın Darien Boğazı’na gideceğim. Kuzey Amerika ve Avrupa ile dünyanın çevresini motosikletimle tek başıma dolaşacağım” dedi.
Atatürk’e armağan
Yüksel, sözlerine şöyle devam etti: “Cumhuriyetimizin 100’üncü yılında özgürce konuşmamı, okumamı, çağdaş bir Cumhuriyet kadını olmamı sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’e borcumu ödemek istiyorum. Bu yüzden seyahatime Anıtkabir’den başladım. Çünkü aldığım her nefeste, söylediğim her sözde, attığım her adımda onun izleri var. Cumhuriyetimin 100’üncü yılında ülkemde olamayacağım ama Cumhuriyetimi tüm dünyada en iyi şekilde temsil edeceğim.”
YARIN: İpek Yolu’nu bisikletle geçecek

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında