
Olay, 24 Haziran Cumartesi günü Porto Riko açıklarında yaşandı. Türk denizcilerin görevli olduğu özel bir şirkete ait ham petrol gemisi Atlantik Okyanusu’nda ilerlerken Amerikan Sahil Güvenliği’nin uyarısıyla, bir süre önce denizde kaybolan bir tekne için kurtarma operasyonu başlattı. Kanarya Adaları’ndan denize açılan Fransız maceracı Didier Bovard’ın içinde yer aldığı, pedal ile hareket eden özel yapım tekne Türk denizcilerin 6 saatlik çabasıyla güverteye çekilerek, kurtarıldı. Gemide Türk denizcilerle poz veren Fransız maceracının ilk isteği ise asitli içecek (kola) oldu. 137 gün boyunca okyanusta olduğu öğrenilen Fransız adam, gemiden U.S. Customs and Border Protection ABD Gümrük ve Sınır Güvenliği ekipleriyle birlikte ayrıldı. Geminin kaptanı Necati Doğan yaşananları sosyal medya paylaşımlarıyla anlattı.
“FIRTINAYA KAPILIRSA KURTARILAMAZ VE EN YAKIN GEMİ SİZSİNİZ”
Kaptan Necati Doğan yaşananları anlattığı paylaşımda, “24 Haziran Cumartesi sabahı saat 9.30’da şirketten bir telefon geldi ve dediler ki, ‘Yerel Ulaştırma Bakanlığı bizimle iletişime geçti. USCG Amerika Sahil Güvenliği size mesaj atacak, arama kurtarma çalışmasına katılacaksınız, mesajı alınca gerekli prosedürü başlatın.’ Sonra Amerika Sahil Güvenliği’nden mesaj geldi. Mesajda şöyle diyordu, ‘Porto Riko’nun 200 mil kuzeyinde bir tekne acil durumda, sürükleniyor, hareket kabiliyeti yok, arkasından fırtına geliyor, fırtınaya kapılırsa kurtarılamaz ve en yakın gemi sizsiniz, onu kurtarmanızı istiyoruz, şirketinizle iletişime geçtik.'”dedi.
SÜREKLİ AMERİKA SAHİL GÜVENLİĞİ İLE SÜRÜKLENME İHTİMALİNİN YÜKSEK OLDUĞU MEVKİLER İŞARETLENDİ
Doğan kurtarma operasyonuyla ilgili bilgi verdiği paylaşımlarının devamında, “Bize tam bir koordinat verdiler gemiyi en hızlı şekilde o mevkiye götürüp o tekneyi kurtarmamızı istediler. Hemen gerekli prosedürü başlattık, gemiyi oraya en hızlı ulaşacak rotaya çevirdik. Tüm personeli köprü üstüne topladık ve 4 saat kadar mesafede bir arama kurtarma çalışmasına katılıp, mahsur kalmış 6 metrelik küçük bir botu kurtaracağımızı söyledik ve planı anlattık, küçük bir prova ve yapılacakları anlatıp, herkesi yerli yerine yerleştirdik. Geminin en başına, en uç kısımlarına, kırlangıçlara, radarların başına ve telsize. Teknenin telsizine ulaşabilmek için, sürekli anonslar geçildi. Sürekli Amerika Sahil Güvenliği ile koordinat güncellemeleri gerçekleştirildi ve teknenin sürüklenme ihtimalinin yüksek olduğu mevkiler işaretlendi. Kıç düdüklerle uyarılar devam etti.” İfadelerini kullandı.
“SADECE PARLAYAN BİR AYNA GÖRÜP PARLAYAN AYNAYA DOĞRU YÖNELDİK”
“Yaklaşık 4 saatlik bir aramadan sonra, sadece parlayan bir ayna görüp. Parlayan aynaya doğru yöneldik.” İfadelerini kullanan Doğan, “Yol kesip tekneye iyice yaklaşıp, sancak taraftan vinçle almayı planladık. Burada benim görevim güverteye gidip. Planı uygulamaktı. 200 metreye kadar halat atabilen fırlatma aparatını da alıp güverteye gittim. Islıkla adamı uyarıp, botun içine girmesini halat atarı fişekleyeceğimizi söyledik, o da bota kendini tamamen kapattı. Mümkün mertebe rüzgardan etkilenmeyecek şekilde en uzağa fırlatıp 200 metrelik ince halatın bir kısmının 6 metrelik tekneye taktırmaya çalışacaktık, çok şükür becerebildik.” dedi.
“KAN ŞEKERİ YERİNE GELSİN DİYE HEMEN SU VE ÇİKOLATA VERDİK”
Doğan kurtarma operasyonunu, “Adam halatı tuttu ve biz de tekneyi tutabilecek daha kalın bir halat gönderdik ama gemiyi yerinde tutmak zordu. Sonra plan değişti, botu ve bottaki adamı iskele taraf yani sol taraftan almak için vinci iskeleye çevirdik. Bir yandan 4 kişi adamın botunu iskele bordaya kontrollü bir şekilde çekiyorduk. Adam çok yorgun bitkin görünüyordu. Adama hemen su, çikolata verdik kan şekeri yerine gelsin diye ve tansiyonunu ölçtük. Önce asitli içecek istedi, sonra ‘No Power’ (Gücüm yok) falan dedi, şekerli bir şeyler istedi.” şeklinde anlattı.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında