
Aslıhan Altay Karataş – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ilk kabinesinde milli güvenlikten sorumlu bakanlarda önemli bir değişikliğe gitti. Öncelikle terörle mücadelenin en kritik ismi MİT Başkanı Hakan Fidan’ı Dışişleri Bakanlığı’na atayarak dünyaya önemli bir mesaj verdi. Yine terörle mücadelenin en önemli kalesi Millî Savunma Bakanlığı’na 2018 yılından beri orduyu yöneten Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’i getirdi.
TİKA’DAN MİT’E
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “sır küpüm” olarak nitelediği Fidan, son yıllarda terör örgütlerinin lider kadrosuna yönelik istihbarat destekli nokta operasyonlarla büyük başarı sağlamıştı. Fidan, terörle mücadeleye bir asker olarak da hizmet vermiş, 1986-2001 yılları arasında Türk Silahlı Kuvvetleri’nde 15 yıl astsubay olarak görev yapmıştı. Dış politikaya da yabancı olmayan Fidan, AK Parti iktidarının ilk döneminde TİKA Başkanlığı yapmış, birçok ülkede proje ve faaliyetler yürüten bu kurumla dış politikaya ısınmıştı. Özellikle Balkanlar, Afrika ve Orta Asya ülkelerinde takdir toplayan faaliyetleri olan TİKA, Fidan’ın başkanlığı döneminde Türkiye’ye, OECD nezdinde “donör” (yardım veren) ülke sıfatını kazandırmıştı. Nisan 2009’da MİT Müsteşar Yardımcılığı’na atanan Fidan, bir yıl sonra 42 yaşında MİT Müsteşarı olmuş ve teşkilat tarihine “en genç müsteşar” olarak geçmişti. Fidan’ın MİT’in başına gelmesine İsrail tepki göstermiş, dönemin İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak “İran destekçisi bir adam Türkiye Mossad’ının başına atandı” açıklamasını yapmıştı.
GESKOM BAĞLANDI
Fidan’ın döneminde, Türkiye’nin en yüksek kapasiteli istihbarat ve dinleme üssü olarak bilinen Genelkurmay Elektronik Sistemler Komutanlığı (GESKOM) MİT Müsteşarlığı’na bağlanmıştı. Fidan’ın istihbarat ve dış politikaya ilgisi, akademik hayatında da izlerini göstermişti. Bilkent Üniversitesi’nde 2000 yılında uluslararası ilişkiler alanında yüksek lisans, 2006 yılında da doktora yapan Fidan, master tezini “İstihbarat ve Dış Politika: İngiliz, Amerikan ve Türk İstihbarat Sistemleri’nin Mukayesesi”, doktora tezini de “Bilgi Çağında Diplomasi: Uluslararası Antlaşmaların Doğrulanmasında Enformasyon Teknolojilerinin Kullanımı” başlığıyla vermişti.
REFORM ÖNERİSİ
Yüksek lisans tezinde farklı istihbarat teşkilatlarını inceleyerek MİT’in eksiklerine işaret eden Fidan, sağlam bir dış politika oluşturabilmek için güçlü dış istihbarata sahip olmak gerektiğini savunmuştu. “Türk istihbarat sistemi için reform kaçınılmazdır” tespitini yapan Fidan, “Türkiye’nin, yakın çevresiyle ilgilenmek, yurt dışındaki Türklerin haklarını korumak, ulusal çıkarlara karşı yükselen tehditleri erken saptamak, dünyanın her yerindeki Türk yatırımlarını ve iş adamlarını korumak ve Türk dış politikasının planlanması için güçlü ve kesin istihbarat sağlamak için güçlü bir dış istihbarat ajansına ihtiyacı vardır” görüşünü dile getirmişti.
Kabinede en merakla beklenen koltuklardan İçişleri Bakanlığı’na da Süleyman Soylu’nun yerine İstanbul Valisi Ali Yerlikaya oturdu.
MİT BAŞKANLIĞI İÇİN KALIN’IN ADI GEÇİYOR
Fidan’ın yerine MİT Başkanlığı’na, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en yakınında ve en güvendiği isimlerden Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın atanması bekleniyor. MİT Başkanı olacağı yönündeki haberlerin sosyal medyada yayılması üzerine dün Kalın, sosyal medya profilindeki resmini değiştirdi. Yeni profil resmi olarak, siyah rengin hâkim olduğu yarı karanlık bir fotoğrafı tercih etti.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında