
Kahramanmaraş merkezli depremlerin sonuçlarının tüm yönleriyle araştırılması, depreme dirençli yapı stokunun oluşturulması ve kentsel dönüşüm uygulamalarının etkinliğinin artırılması için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu başkanlığında toplandı. AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar, komisyonda bir sunum gerçekleştirdi. Türkiye’de bulunan diri fay hatları hakkında bilgi veren Tatar, “Bugünlerde çok konuşuluyor. MTA’nın diri fay haritası bizim için önemli bir harita. Bunlara ait birtakım farklı parametreleri daha net olarak anlayabiliyoruz ama şu anda Türkiye’de 485 tane diri fay var, bunların toplam uzunluğu 14 bin 500 kilometre civarında ve her biri de en az 5 veya üzeri büyüklükte bir deprem üretme potansiyeline sahip” diye konuştu.
Tatar, Kahramanmaraş merkezli depremlerin kırım uzunluğu bakımından istisnai bir yere sahip olduğuna dikkat çekerek, “Kırılan fay parçasının uzunluğunu birkaç ülkeyle kıyasladığımızda, işte Tayvan’dan, Güney Kore’den, Portekiz’in kara parçasının neredeyse uzunluğuna eşit olduğunu söyleyebiliyoruz. Ve bir jeoloji profesörü olarak bunu söylemeye üzülüyorum ama ne yazık ki ülkemizde, bu son 2 deprem sonrasında yıkımların olduğu yerlerin çoğunlukla faylar üzerinde olduğunu görüyoruz. Gerçekten, baktığımızda, insanların bu depremlerde ne yazık ki fay hatlarına yakın yerlerde yaşadığını görmek mümkün” ifadeleri kulandı.
Depremler sonrasında yer kabuğunda 7,3 metreye varan yer değiştirmeler görüldüğüne dikkat çeken Tatar, “O yüzden sürekli ‘Fay Yasası’ diyoruz. Bu ‘Fay Yasası’ meslek şovenizminin çok ötesinde bir şey. Bu, gerçekten çok ciddi şekilde ele alınması gereken bir husus ve en kısa zamanda da bunu inşallah hep birlikte yasalaştırmak durumundayız. Bütün köylere gittim. İşte birkaç hafta önce yine gittim, dün yine gittim. Bakıyorsunuz, ben vatandaşa soruyorum; ‘Köyde buradan fay geçtiğini biliyor musunuz?’ ‘Ya, bir rivayete göre işte şu ileriden, 500 metre öteden fay geçiyormuş’ diyor ama kendi köyünün altından geçtiğini bilmiyor. Dolayısıyla buraları bizim ciddi şekilde çalışmamız gerekiyor, her bir fayın teker teker parametresinin ortaya konulması gerekiyor, bu son derece önemli bir husus” dedi.
‘BÖLGEDE 5’İN ÜZERİNDE ARTÇI SARSINTILAR MEYDANA GELEBİLİR’
Depremden etkilenen illerde artçı sarsıntıların devam edebileceği uyarısında bulunan Tatar, “Ben dün de bölgedeydim, herkesin temel korkusu şu; ‘Yeni bir deprem olacak mı? Artçı olacak mı?’ Köpek havladığında, kedi miyavladığında insanlar kaçışıyor, bu noktaya gelmişler; tabi, onların depremi biraz daha erken hissettiğini varsayarak. Ama baktığınızda, gerçekten halen şunu söyleyebiliriz, önümüzdeki dönemlerde bölgede 5’in üzerinde oluşabilecek artçı sarsıntılar meydana gelebilir, bunu her zaman söylüyoruz. Çünkü 7,7- 7,6 büyüklüğündeki bir deprem, bu depremin oluşturduğu etki alanı, ortaya çıkan enerji, kırdığı fay parçasının büyüklüğü ve diğer bütün parametreleri dikkate aldığınızda bu belki de 6’nın üzerine kadar çıkabilecek büyüklükte artçı sarsıntılar yaratabilir” diye konuştu.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında