
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli deprem felâketinin ardından muhalefetin tavrını eleştirirken, “Millet 14 Mayıs’ta gereğini yapacaktır” diyerek birkez daha seçim tarihi için 14 Mayıs’a işaret etti. Erdoğan, afet yönetimine yönelik tartışmalara ilişkin de “Biz daha önce eşi ve benzerine rastlanmamış bu felâketin murakabe ve muhasebesini yapıyoruz. Sorulması gereken hesapları da adli, idari, siyasi olarak sormak boynumuzun borcudur” ifadelerini kullandı.
Erdoğan partisinin grup toplantısında özetle şunları söyledi:
SÜREÇ NORMAL DEĞİL: Ülke olarak her ne kadar birileri kabul etmese de asrın felâketi diye nitelenen 6 Şubat tarihli 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler ve sonrasında büyüklüğü 6.6’ya kadar çıkan 11 bin 400’ün üzerinde sarsıntı yaşadık. Depremler hâlâ devam ediyoruz. Türkiye bir çeşit deprem fırtınasına tutulmuş durumda. Depremleri engelleyebilmemiz mümkün değildir. Bize düşen görev; evvela deprem öncesi altyapısıyla, yollarıyla, hastaneleriyle, okullarıyla, konutlarıyla, işyerleriyle güvenli yerleşim yerleri inşa etmek, hazırlık yapmaktır.
BAHANELERE SIĞINMIYORUZ: Yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı 203 bin 958 binada, 583 bin 628 bağımsız bölüm var. Yüzde 98’i 2000 öncesi yapılan binalardan oluşuyor… Tabii ki biz ne bunların ne de başka bahanelerin arkasına asla sığınmıyoruz. Felâketin haberini alır almaz, şartları sonuna kadar zorlayarak yapılabilecek her şeyi yapmanın gayreti içinde olduk. OHAL bölgesi, afet bölgesi ve mücbir sebep ilanlarını yaparak hukuki altyapıyı kurduk. AFAD’ın yanı sıra, belediyelerimizi, STK’larımızı, polisimizi, askerimizi seferber ettik. Elbette buna rağmen kimi eksiklikler, aksaklıklar, gecikmeler yaşanmıştır. Ama herkes şahittir ki var gücümüzle ve olabilecek en hızlı şekilde depremzedelerin yardımına koştuk.
SİRK CAMBAZLARI: Birilerinin insanlarımızla birlikte devletin ve hükümetin de yıkıntının altında kalmasını ellerini ovuşturarak beklediğini biliyoruz. Bütün bu vaveylayı koparanlar, bu sirk cambazları, felâket tellalları acaba bölgeye bugüne kadar kaç kere gitti? Şahsım ve Cumhur İttifakı olarak bölgeye iki kez gittik; arkadaşlarım zaten sürekli bölgede… Biz de daha önce eşi ve benzerine rastlanmamış bu felâketin ilk anından beri yaşanan her şeyi takip ediyor, murakabe ve muhasebesini yapıyoruz. Sorulması gereken hesapları da adli, idari, siyasi olarak sormak boynumuzun borcudur.
ZAFİYET DEĞİL: Eksiklerimizi söylemek, helâllik istemek zafiyetimiz değil, milletimizle aramızdaki samimi muhabbetin ifadesidir. Milletimizle böyle gönül bağı olmayanlar, deprem turisti edasıyla bölgeden gelip geçenler bu hasbi muhabbetin manasını kavrayamaz.
NOT EDİYORUZ: Söylenen her şeyi, takınılan her tutumu, oluşturulmak istenen her algıyı şimdilik not ediyoruz. Vakti gelince açıklayacağız. Ama şimdi tek gündemimiz depremdir. Vatandaşlarımızın tamamının mağduriyetini giderene kadar başka gündemlerle kendimizi meşgul etmeyeceğiz… AFAD’ın ve diğer STK’ların pek çok afette, insani krizde gösterdiği çalışmaları yakından takip ettik. Deprem bölgesinde takdire şayan çalışmalar yürüten sivil yardım kuruluşlarına, bunlara yapılan hakaretleri de asla unutmadığımızı, ileride hesabını sormak üzere kayıtlarımıza aldığımızı belirtmek istiyorum.
Millet 14 Mayıs’ta gereğini yapacak’
Bugün yavru muhalefet çıkmış yargıya bizim adeta yön verdiğimizi… Ya ayıptır. Türkiye’de Erdoğan’ın bu konuda nasıl davrandığını Rabbim bilir, sen anlamazsın. Sen önce kendini düzelt. Şunu iyi bilin ki bu millet inşallah vakit geliyor, 14 Mayıs’ta gereğini yapacaktır. Asla bu tür kuru sıkı atanlara prim vermeyecektir. Birileri için oturdukları yerden atıp tutmak, esip gürlemek, frensiz konuşmak kolay.
‘Yatay mimariden taviz verilmeyecek’
Deprem bölgesinde 75 bin 681 köy evin toplam 468 bin 31 hane inşa etmeyi planlıyoruz. Bir yıl içinde bunları tamamen bitireceğiz. Mart ayının ilk günleri itibarıyla 21 bin 244 konutiçin kazmayı vurmuş oluyoruz… Artık hiçbir şekilde yatay ve bölgenin kültürüne uygun özgün mimariden taviz vermeyeceğiz. Yıkılan yerlerin zeminleri sıkıntılıysa, hele hele fay hattındaysa, oralarda asla yapılaşma olmayacak…
‘Başörtüsü konusunu neticelendireceğiz’
Erdoğan, “Meclis Genel Kurulu’nda EYT meselesi kabul edildi.Başörtüsü teklifini Meclis’e sunmuştuk. Arkadaşlarım gerekli çalışmaları sürdürüyor. Bunu konuyu da en kısa zamanda neticelendireceğiz” dedi.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında