
Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Gaziantep’in Kurtuluşunun 101’inci yılı dolayısıyla düzenlenen etkinliğe katıldı. Gaziantep Üniversitesi Mavera Kültür Salonunda düzenlenen törene Bakan Akar’ın yanı sıra Gaziantep Valisi Davut Gül, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, 5’inci Zırhlı Tugay Komutanı Tuğgeneral Hacı Halil Osma, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Hidayet Arıkan, İl Emniyet Müdürü Mustafa Emre Başbuğ, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ile vatandaşlar katıldı.
Programda konuşan Bakan Akar, Türkiye Yüzyılı vizyonu ile Türkiye’nin küresel ve bölgesel gelişmeler karşısında proaktif davranarak dünyada söz sahibi ülke durumuna gelindiğini söyledi.
Türkiye’nin özellikle son dönemde Rusya-Ukrayna Savaşı’nın son bulması ve ateşkesin sağlanması için aktif bir diplomasi ortaya koyduğunu belirten Bakan Akar, dünyayı tehdit eden gıda krizin aşılmasına yönelik tahıl sevkiyatının imzalanmasına ve uzatılmasına büyük katkı sağladığını kaydetti. İstanbul’da kurulan müşterek koordinasyon merkezinin çalışmaları ile bugüne kadar 15 milyon tondan fazla tahılın ihtiyaç sahibi ülkelere emniyet ile sevkinin sağlandığını aktaran Akar, şöyle dedi:
“Tarihten bize kalan sorumluluğun bilinci ile savunma sanayisinde ve hemen her alanda ülkemizi küresel bir güç haline getirmek için gece gündüz demeden çalışmaktayız. İçerisinde bulunduğumuz dönem küresel ve bölgesel düzeyde risk, tehdit ve tehlikelerin hat safhaya çıktığı krize ve hatta savaşa evrildiği bir dönem olsa da Türkiye, Cumhurbaşkanımızın liderliğinde Türkiye Yüzyılı vizyonu ile uluslararası ilişkilerde özne haline gelen etki ve yetki alanı her geçen gün genişleyen küresel ve bölgesel gelişmeler karşısında proaktif davranarak dünyada söz sahibi olan ayrıca bölgede ve dünyada etkin bir güç olarak güvenlik üreten ülke durumundadır. Ülkemiz özellikle son dönemde Rusya-Ukrayna Savaşı’nın bir an önce son bulması ve ateşkesin sağlanması için aktif bir diplomasi ortaya koymuş tüm dünyayı tehdit eden gıda krizin aşılmasına yönelik tahıl sevkiyatının imzalanmasına ve uzatılmasına büyük katkı sağlamıştır. İstanbul’da kurulan müşterek koordinasyon merkezinin çalışmaları ile bugüne kadar Ukrayna Limanı’ndan 15 milyon tondan fazla takılın ihtiyaç sahibi ülkelere emniyet ile sevki sağlanmıştır.”
Hulusi Akar, Türkiye’nin bölgede barış ve istikrar için gayret gösterdiğini belirterek, Yunanistan’ın istikrarsızlığı körükleyen bir tavrının olduğunu söyledi. Bakan Akar, son olarak Yunanistan’ın planlı NATO tatbikatı sırasında Türk uçaklarına radar kilidi attığını hatırlatarak şunları söyledi:
“Bölgesel ve küresel anlamda barış ve istikrar için böyle bir gayret gösterirken maalesef Yunanistan ise istikrarsızlığı körükleyen provokatif eylem ve söylemleri ile yayılmacı ve saldırgan politikalar sürdürmekte, ülkesinin kaynaklarını ve halkın refahını başka ülkelerin çıkarlarına feda etmekte, siyasi varlığını Türkiye düşmanlığı üzerine kurarak her geçen gün yeni gerginliklere sebebiyet vermektedir. Son olarak Yunanistan tarafından planlı NATO tatbikatı sırasında NATO görevi yapan uçaklarımıza dahi radar kilit atılmıştır. Bu düşmanca tavır Yunanistan’ın NATO’nun temel ilkelerine ve değerlerini hiçe sayacak boyutta kontrolden çıktığını göstermektedir. Beklentimiz Yunan siyasilerin uzlaşmaz ve kışkırtıcı tavırlarından derhal vazgeçmeleri sağduyulu bir NATO müttefiki olarak davranmaları, problemlerin diyalog yolu ile çözümlenmesine odaklanmalarıdır. Güvendikleri dağlara karlar yağmadan 1922’de yaşadıklarını unutmadan tarihten ders almalarıdır. Sonuç olarak Kıbrıs’ta, Ege ve Doğu Akdeniz’de diyaloğa açık olmakla beraber hiçbir oldu bittiye müsaade etmedik. Bundan sonra da asla etmeyeceğiz. Kendimizin ve Kıbrıslı kardeşlerimizin hak ve menfaatlerini korumakta azimli ve kararlıyız.”
‘TEHLİKE NEREDEN GELİRSE GELSİN ORDUMUZ HAZIR’
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sahip olduğu imkan ve kabiliyetlerle dünyanın sayılı ordularından biri haline geldiğini vurgulayan Akar, “Türk Silahlı Kuvvetleri bölgesel ve küresel güvenlik için Cumhuriyet tarihinin en yoğun ve en etkili faaliyetlerini icra etmektedir. Bu kapsamda, sahip olduğu nitelikli personelin yanı sıra, yerli ve milli savunma sanayi ürünleriyle teçhiz edilen TSK, egemenlik ve bağımsızlığımız için her türlü arazi ve iklim şartlarında ‘Hudut namustur’ anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağlamakta, terörü kaynağında yok etme stratejisi ile yurt içinde ve sınır ötesinde başta PKK/PYD/YPG, DEAŞ ve FETÖ olmak üzere tüm terör örgütlerine karşı mücadele etmekte, denizlerimizde ve semalarımızdaki hak ve menfaatlerimizi azim ve kararlılıkla korumakta, bunlara ilaveten başta Azerbaycan ve Libya olmak üzere dost, kardeş ve müttefiklerimizin haklı davasına destek olmakta, aynı zamanda yedi iklim üç kıtaya barış, huzur ve adaleti götüren atalarımızdan aldığı ilhamla, bölge ve dünya barışına da katkı sağlamaktadır. Kahraman ordumuz nerede olursa olsun, tehlike nereden gelirse gelsin, ülkemizin ve asil milletimizin güvenliğini sağlama azim ve kararlılığındadır” diye konuştu.
‘OPERASYONLAR BAŞARILI İLERLİYOR’
Gaziantep’te 20 Ağustos 2016’da gerçekleştirilen hain terör saldırısından dört gün sonra Fırat Kalkanı Harekatı ile başlatılan sınır ötesi harekat sürecinin Suriye ve Irak’ın kuzeyinde devam ettirildiğini vurgulayan Akar, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Terörü kaynağında yok etme stratejisi ve ‘terörist neredeyse hedef orasıdır’ anlayışıyla icra edilen bu harekatlarla binlerce terörist etkisiz hale getirilmiş, teröristlerin inleri başlarına yıkılarak ülkemizin ve milletimizin güvenliğine kasteden hainlere büyük darbe vurulmuştur. Bugüne kadar icra ettiğimiz tüm operasyonlarda elde ettiğimiz başarılarda, en büyük ilham kaynağımız şehit ve gazilerimizin kahramanlık ve fedakarlıkları ile asil milletimizin, yani sizlerin sevgisi, güveni ve duasıdır. Sizlerin bizlere olan sevgisi, güveni ve desteği sürdükçe başaramayacağımız hiçbir şey, aşamayacağımız hiçbir engel yoktur. Sonuç itibarıyla Peygamber ocağı olarak da bilinen TSK, binlerce yıllık şanlı tarihimizden süzülüp gelen milli, manevi ve mesleki değerleriyle, asil milletimizin sevgisi, güveni ve duasından aldığı ilhamla, anayasa çerçevesinde ve yasalar doğrultusunda, Sayın Cumhurbaşkanımızdan başlayan sapasağlam hiyerarşik yapı içinde, sıralı amir ve komutanların emir ve komutasında milletinin emrinde, görevinin başındadır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.”
Törenin sonunda Milli Savunma Bakanı Akar’a ‘Türkiye Yüzyılı Özel Ödülü’ takdim edilirken Gaziantep’e değer katan isimler de ödüllendirildi.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında