
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun davasına ilişkin karar verildi. İmamoğlu’na 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi. Gazeteci Abdulkadir Selvi, Hukukçu Prof. Dr. Selami Kuran, Eski CHP Milletvekilli Dursun Çiçek, Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar ve Kamuoyu araştırmacısı Hakan Bayrakçı, Ahmet Hakan ile Tarafsız Bölge’de kararı değerlendirdi.
Abdulkadir Selvi: Cumhurbaşkanının da eleştireceğini düşünüyorum
Altılı Masa Cumhurbaşkanı adayını belirleyecek diye konuşuyorduk ancak mahkeme tarafından adaylık doğrudan tayin edilmiş oldu. Mahkeme tayin etti. Bu doğrudan siyasete yargı üzerinden yapılmış bir müdahaledir. Çok yanlış bir yerden girdiler. Yargı kararlarıyla siyaset mühendisliği yapmak şimdiye kadar hep geri tepti. Bu karar da sığmayacak. Görünen o ki bu ülkeyi yöneten Cumhurbaşkanı bir şiir okuyup belediye başkanlığından hapse girdi. Ama ne oldu mücadele etti. Bugün geldi bu ülkenin cumhurbaşkanı oldu. Bugün yine siyaset yargı üzerinden tanzim ediyor.Geçmişte siyasi yasaklara konu olan Sayın Cumhurbaşkanının da bu konudan rahatsız olduğunu ve eleştireceğini düşünüyorum. Bunun sonucu nereye varır? Bu milli iradeye karşı yapılmış bir hamledir. Kararda da verilen mahkumiyet ve siyasi yasağa girmesi için en alt sınırdan girmiyor. Cumhurbaşkanlığı seçimi yapıyorsun, karşındaki adam siyasi suçlu duruma düşmüş oluyor. Rakibin mağdur olursa 1-0 yenik başlarsın.
“ERDOĞAN VE KILIÇDAROĞLU’NA YÖNELİK BİR OPERASYON”
Ben mağduru İmamoğlu olan bu operasyonun adaylık sürecinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Kılıçdaroğlu’na yönelik bir operasyon olduğunu düşünüyorum siyasi sonuçları itibarıyla.
Bu karar ile nehrin yönü değişti. Toplumsal taban olarak Ekrem İmamoğlu bir kahramana dönüştü. Kemal Bey kendince hamleler yapacaktır ama işi düne göre daha zor. Kemal Bey’i hafife almamak lazım.Biz mahkeme değiliz olayın siyasi sonuçlarına bakarız. Mağduru bizim milletimiz sever, bu karar Ekrem İmamoğlu’na yarar.
Kılıçdaroğlu yarın ateş topunu Erdoğan’ın kucağına atarak çıkış yapabilir. Mahkeme salonundan bu karar çıktıntan sonra kim olursa olsun değişir. Karar ile beraber başka bir level’e geçti İmamoğlu.
Selami Kuran, “1 yıl hapis cezası olanın otomaik olarak siyasi cezası oluyor. Kanuni sonuç olarak bu belirli haklardan yoksun bırakılmak. Bu dosyaya özel olarak verilmiş bir karar değil” dedi.
Selami Kuran , “Kesinleşmiş bir karar istinaf ve yargıtay süreçleri dahil 1 buçuk 2 yılı bulur. Karar Yargıtay tarafından kesinleşene kadar Cumhurbaşkanı aday olması ya da belediye başkanı olarak devam etmesi önünde hiçbir engel yok.” dedi.
Dursun Çiçek ise, “Bu dosyada seçim kurulunun bir şikayeti yok. Ayrıca içişleri Bakanı ile karşılıklı bir atışma var. Böyle bir cezada art niyet vardır. Kesinleşmemiştir ama Türk yargısı büyük bir yara almıştır.” ifadelerini kullandı.
“KARAR KESİNLEŞMİŞ DEĞİL”
CNN TÜRK’e bağlanan AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan şu ifadeleri kullandı: Önümde sayısız yargıtay kararı var benzer. Fakat bunun yanında mahkeme bu cezayı vermeseydi, beraat kararı verseydi ‘aman ne iyi’ mi diyeceklerdi? İstediğimiz karar çıkınca aman ne iyi demek doğru değil.
Cumhurbaşkanımızın aldığı ceza ile karşılaştırmak doğru değil. Orada ceza bir şiir yüzünden verilmişti. Bugünkü konu kamu görevi yapanlara ağır bir hakaret içerdiği için verilen bir ceza. Eleştirilir verilen kararlar zaman zaman. Ancak hakaret etmek doğru değil. Kesinleşmiş bir karar değil.Keşke siyasiler böyle konuların gündemi olmasa.
Siyasi olarak zayıflamış bir karakter yeniden tartışılmaya başladı. Bizim rakibimiz olamayacak bir kişi mitinglerin konusu olmaya başladı. Ancak burada unutmayalım kamu görevlilerine bir hakaret var. Şunu demek istiyorum buradan bir siyasi kahraman çıkarmanın manası yok. Ortada bir küfür var. Bu küfür eskiden beri suç olan bir küfür. Bu süreç yargının işidir.Sayın Cumhurbaşkanımızın şiir okuması ile bu konu hiçbir şekilde kıyaslanamaz.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında