
ÇiğdemYılmaz –İran’da “Örtünme kurallarına uymadığı” gerekçesiyle ahlak polisi tarafından gözaltına alınan 22 yaşındaki Mahsa Amani’nin hayatını kaybetmesinin ardından başlayan protestolar devam ediyor. İran dışında dünyanın birçok yerinde de Amani’nin öldürülmesi protesto edildi. İstanbul’daki İran Başkonsolosluğu’nun önündeki gösterilere katılan İranlı Nasibe Şemsai (38) de Amani’nin öldürülmesini ve kadınlara yönelik baskıları saçlarını keserek protesto etti. Şemsai’yi, biz 3 yıl önce ülkesinden kaçıp Türkiye’ye gelmesiyle tanımış, hikayesini Milliyet’e taşımıştık. Kadın hakları için yaptığı eylemler sonucunda 12 yıl hapis cezasına çarptırılınca, Türkiye’ye kaçıp İstanbul’a yerleşen Şemsai İran’da gün gün büyüyen protestoları ve kadınların mücadelesini yine Milliyet’e anlattı.
İranlı kadınların 43 yıldır özgürlükleri için mücadele ettiğini belirtenŞemsai, şunları söyledi:
“2017 yılında İranlı insan hakları savunucusu avukat Nesrin Sutude, başörtüsünü çıkaran bir aktivisti savunduğu için tutuklandı. Biz de Nesrin Sutude’ye destek amacıyla Tahran metrosunun kadın yolcularına beyaz çiçekler dağıttık. Başörtümüzü çıkarıp Sutude’nın hikâyesini kadınlara anlattık. Ben bununla da kalmayıp Tahran’ın en büyük meydanında başımı açıp zorunlu başörtüye tepki gösterdim. Eylemlerimi dağlara da taşıdım. Yaptıklarım nedeniyle bir gün evim basılarak gözaltına alındım. 15 gün bir hücrede tutuldum ve psikolojik şiddete maruz kaldım. Sonra altı ay tutuklu kaldım. Hakkımda 12 yıl kesinleşmiş hapis cezasının onanınca İran’dan kaçtım. Tek yaptığım kadın haklarını savunmaktı. Dün olduğu gibi bugün de kadınların haklarını savunmaya devam edeceğim.
Şemsai, geçtiğimiz günlerde ülkesinde kadınlara yönelik zulmü İstanbul’daki İran Başkonsolosluğu önünde saçlarını keserek protesto etti. İran’dan kaçan Şemsai’nin hikâyesini Milliyet 3 yıl önce sayfalarına taşımıştı.
‘Kaçmasam hapistim’
İranlı kadınlar, İslam Cumhuriyeti’nin utanç verici yönetiminde her gün öldürülüyor, yaralanıyor, işkence görüyor ve hapse atılıyor. Ama savaşmaktan asla vazgeçmediler. Kadınlarımız İslam Cumhuriyeti kanunları nedeniyle her gün birçok güvensizlikle karşı karşıya kalıyor. Her gün zorlu ve yorucu deneyimlere katlanıyorlar. Ancak bu duruma karşı İranlı kadınlar asla geri çekilmedi ve mücadeleyi bırakmadı, aksine daha dik durup savaşmaya devam ettiler. Kadınlar, kısıtlamalara ve baskılara rağmen toplumda her zaman güçlü varlıklardı. Daha bugün Hadis Najafi, Mahsa Amani’nin öldürülmesine tepki gösterdiği için 10 kurşunla öldürüldü. 13 yıl önce Neda Ağa Sultan bir gösteri sırasında vurularak öldürüldü. Birçok arkadaşımız hâlâ hapishanede, buraya kaçıp gelmiş olmasaydım bugün ben de hapisteydim. Mahsa Amani’nin öldürülmesi 43 yıllık kinimizi öfkeye dönüştürdü. Bugüne kadar protestolarda şiddet güvenlik güçlerinden halka yönelikti, yani tek yönlüydü. Bu defa halk da şiddete şiddetle karşılık veriyor, bu çok önemli bir fark.”

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında