
AK Parti grup toplantısında Suriye’nin kuzeyine olası operasyonla ilgili net mesajlar veren Cumhurbaşkanı Erdoğan Tel Rıfat ve Münbiç’i işaret etti. ‘İki bölgeyi teröristlerden temizliyoruz’ diyen Erdoğan, güney sınırları boyunca 30 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturma kararının yeni bir safhasınına geçildiğini açıkladı.
Bölgeye operasyon sinyali veren Erdoğan şunları söylemişti; Güney sınırlarımız boyunca 30 kilometre derinliğinde güvenli bölge oluşturma kararımızın yeni bir safhasına geçiyoruz. Tel Rıfat ve Münbiç’i teröristlerden temizliyoruz. Ardından da aşama aşama diğer bölgelerde aynısını yapacağız. Türkiye’nin bu meşru güvenlik adımlarına bakalım kimler destek verecek, kimler köstek olmaya çalışacak göreceğiz.
Peki neden Tel Rıfat ve Münbiç? Bölgedeki 5. harekatın önemi nedir? ABD ve Rusya’nın bu operasyon karşısındaki tutumu ne olacak? Terör ve güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, milliyet.com.tr’den Sercan Dinç’e önemli değerlendirmelerde bulundu.
“VAROLUŞSAL BİR TEHDİT”
Abdullah Ağar’ın olası harekatla ilgili, “Meseleyi onun arkasında Rusya var, bunun arkasında ABD var diye bakmayacağız. Burada karşı karşıya kaldığımız bir tehdit var ve haklıyız. Bir tarafın Rusya’nın kontrolünde olması bir tarafın ABD’nin kontrolünde olması son derece önemli bir ayrıntı. Ama bir varoluşsal bir tehditle karşı karşıya kalmışsanız yapmanız gereken bir mücadeleyle karşı karşıyasınız.” dedi.
“SİZ BU OPERASYONU YAPMAZSANIZ ONLAR SİZE YAPACAKLAR”
“Gerek Rusya ve ABD ile beraber gerek Rusya ve ABD’ya rağmen gerekirse onları karşınıza alarak. Yoksa siz bunu yapmazsanız onlar size operasyon yapacaklar.” diyen Ağar, “40.000 km’lik alandaki 130 bin tane PKK’lıyı Türkiye’yi ne zaman vuracak veya Türkiye ile ilgili coğrafi jeopolitik menfaatlerini ne zaman etki altına alacak? Zaten şuan etki altına almış durumda. Bir gerçek var ortada.” ifadelerine yer verdi.
“KENDİ LEHİMİZE BİR SONUÇ ÜRETMEK ZORUNDAYIZ”
Bir diğer tarafıyla da son derece yakıcı bir fotoğrafın olduğu belirten Ağar, “Tel Rıfat’tan yapılmış olan saldırılar nedeniyle 2 senedir 20’den fazla şehit vermişiz. Daha geçen gün Karkamış’ta yaşanan olaylar ortada. Bugün Barış Pınarı alanında siviller hayatlarını kaybetti. Artık füzeler, katyuşalar atıyorlar. Sürekli saldırıyorlar. Nereye kadar? Münbiç’te ABD, Tel Rıfat’ta Rusya varmış… Teröristi himaye ediyorlar. Bu şekilde sürdürülebilir denklem değil. Kendi lehimize bir sonuç üretmek zorundayız.” açıklamasını yaptı.
“SURİYE ALANI ONLAR İÇİN BİRER PROJE”
Türkiye’nin sınır güvenliğini de koruması gerektiğini vurgulayan Ağar sözlerini şöyle tamamladı; Ülkemizde yaşayan düzensiz göçmenleri büyük travmatik sorunu bir şekilde kendi alanında çözmek zorundayız. Çok asimetrik değiliz. Suriye alanı onlar için birer proje. Bizim için varoluşsal bir tehdit. O açıdan bakıyoruz.
SMO’DAN 2 BİN UNSURLA TATBİKAT
TÜRKİYE’DEN SURİYE’YE 4 HAREKAT DÜZENLENDİ
Operasyonların ilki 24 Ağustos 2016’da başladı. Fırat Kalkanı Harekatı adıyla başlatılan operasyonda Cerablus, El Bab ve Dabık gibi şehirler terör örgütü DEAŞ’ın elinden alındı. 29 Mart 2017 günü Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sonucu harekâtın başarıyla tamamlandığı kamuoyuyla paylaşıldı.
İkinci operasyon ise 20 Ocak 2018’de Zeytin Dalı Harekatı adıyla Afrin, Halep, Suriye, Suriye-Türkiye sınırı bölgelerinde başladı. Raco ve Cinderes dahil 332 nokta Türk Silahlı Kuvvetleri ve Suriye Milli Ordusu tarafından ele geçirildi. Afrin’in tamamen kontrol altına alındığı harekat 24 Mart 2018 tarihinde başarıyla tamamlandı.
Halep, Haseke ve Rakka’nın kuzey bölgelerinde ise 9 Ekim 2019’da Barış Pınarı Harekatı başlatıldı. Resulayn, Tel Abyad, Suluk dahil olmak üzere 600 yerleşim yeri ele geçirilirken, M4 Karayolu’nun Fırat’ın doğusunda kalan kısmı da büyük ölçüde kontrol altına alındı. Harekat sonrası Türkiye, ABD ile Ankara Mutabakatı Rusya ile de Soçi Mutabakatı imzaladı. Mutabakatlar sonrası Münbiç ve Tel Rıfat’taki teröristlerin bölgeden uzaklaştırılması konusunda anlaşmaya varıldığı bildirildi.
Suriye’nin İdlib bölgesinde yapılan son operasyon ise 27 Şubat 2020 tarihinde Bahar Kalkanı Harekatı ile başladı. 5 Mart 2020’de Türkiye ve Rusya arasında imzalanan anlaşmaya göre; Türk-Rus ortak devriyelerinin M4 karayolunun Turumba’dan Ayn El-Havr’a kadar olan kesimi boyunca başlatılmasına, M4 karayolunun kuzeyinde 6 km ve güneyinde 6 km derinliğinde bir güvenli koridor tesis edilmesine karar verildi.

SEYİRCİNİN TAKDİRİ SEKİZİNCİ FİLMİ ÇEKTİRDİ

Hızlıca İstanbul’un en iyi on mekanı arasına girdi : BEST LOUNGE THE BOSPHORUS

BERKAY’DAN HARBİYE’DE MÜZİK DOLU BİR GÖRSEL ŞÖLEN: “BU GECE BİTMESİN!”

13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri Sahiplerini Buldu Türk tiyatrosunun öncü isimlerinden Bedia Muvahhit’in anısını yaşatmak amacıyla düzenlenen Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, 13. yılında da sanat dünyasını İzmir’de bir araya getirdi. Haldun Dormen Sahnesi’nde, İzmir’deki Sahne Tozu Tiyatrosunun ev sahipliğinde gerçekleşen ödül töreni, Türkiye’nin dört bir yanından gelen tiyatro sanatçıları ve sanatseverlerin katılımıyla adeta bir yıldızlar geçidine dönüştü. Törene katılan konuklar arasında törenin sanat danışmanı Haldun Dormen, onursal jüri başkanı Göksel Kortay, Sema Sarper, Mehmet Sarper, İzzet Günay, Serpil Günseli, Zerrin Tekindor, Meltem Cumbul, Halit Ergenç ve Salih Güney yer aldı. Sanat danışmanı ve ödüllerin isim babası Haldun Dormen, yaptığı konuşmada Bedia Muvahhit’in sanat mirasını yaşatmanın onurunu dile getirdi. Gecede, ilk kez törene katılan Meltem Cumbul ve Halit Ergenç başarılı tiyatroculara ödüllerini takdim etti. Usta oyuncu Zerrin Tekindor ise Haldun Dormen Yaşam Boyu Onur Ödülü’ne layık görüldü. Tekindor, ödül konuşmasında salonda bulunan Halit Ergenç’e dönerek, “Bunu kim alsa çok kıskanırdım. Yani Halitçim, sen bile alsan kıskanırdım,” sözleriyle izleyicileri ve Ergenç’i güldürdü. Tören sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Halit Ergenç, rol aldığı Kral Kaybederse dizisindeki imaj değişimi hakkında bilgi verdi. Ergenç, dizideki saçlarının hazırlanma sürecinin yaklaşık 1,5 saat sürdüğünü, temizlik sürecinin ise yarım saat aldığını belirtti. Meltem Cumbul ise dizi sektöründeki çalışma şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini vurguladı. Gecede sahne müziğinden ışığa, kostümden dekor tasarımına kadar birçok alanda emek veren, özel ve devlet tiyatrolarından başarılı isimler ödüllendirildi. 13. Bedia Muvahhit Tiyatro Ödülleri, tiyatro sanatına katkı sunan isimleri onurlandırarak sanat dünyasına anlamlı bir gece yaşattı

Urla’da Gerçek Meşhur Bademli Kazandibinin Adresi: Urla Hisarönü Süt Tatlıları

İsmail Özkan’dan Yeni Şarkı: “Yalnız Adam” Yayında