Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, TSK tarafından Irak’ın kuzeyinde Metina, Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerindeki terörist hedeflere yönelik karadan ve havadan Pençe Kilit Operasyonu’nun başlatıldığını açıkladı.
Milli Savunma Bakanlığı da, Pençe-Kilit Operasyonu’nun başarıyla devam ettiğini etkisiz hale getirilen terörist sayısının ise 26’ya yükseldiğini paylaştı.
Operasyon kapsamında terör örgütüne ait hedeflerin yoğun ateş altına alındığını belirten Bakan Akar, şunları söyledi: “Hazırlanan plan kapsamında gerçekleştirilen operasyonda Metina, Zap ve Avaşin-Basyan bölgelerindeki terörist hedefleri önce hava kuvvetlerimiz tarafından ateş altına alındı. Kahraman pilotlarımız terör örgütüne ait barınak, sığınak, mağara, tünel, mühimmat depoları ile sözde karargahlardan oluşan hedefleri başarıyla vurdu. Fırtına, ÇNRA ve diğer topçu unsurlarımız tarafından da belirlenen hedefler yoğun şekilde ateş altına alınarak tam isabetle vuruldu. ATAK Helikopterlerimiz, İHA ve SİHA’larımızla desteklenen kahraman komandolarımız ve bordo berelilerimiz karadan sızarak ve hava hücum harekatı ile bölgeye intikal etti. Şu ana kadar operasyonumuz planlandığı şekilde başarıyla devam ediyor. Birinci safhada belirlenen hedefler ele geçirildi.”
ARAZİ KISMINDAKİ TEHDİT: MAYIN, EYP, BUBİ TUZAĞI, PATLAYICI…
Terör ve Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, harekatın arazi kısmının çok ciddi anlamda bir mayın, EYP, patlayıcı, tuzak tehdidi altında olduğunu söyleyerek, “Mağaraların ağzında tuzaklar gözüküyor. Birliklerimizin olası ilerleme istikametlerinde mayınlar, tuzaklar kendisini gösteriyor. Bu işin en sinsi tarafı zaten. PKK bu taktiği bize yıllardan beri kullanıyor ve burada açıkçası Zap’ı çok tuzakladıklarını görüyoruz.” dedi.
“NE KADAR ZOR OLURSA OLSUN BU HAREKATI YAPMAK ZORUNDAYIZ”
“Kendilerinin kullanmadıkları, bizim kullanacağımızı öngördükleri alanları çok ciddi anlamda EYP, bubi tuzakları ve mayınlarla, patlayıcılarla beraber dolduklarını görüyoruz. Bu mücadelenin en kalleş tarafına karşılık geliyor.” diyen Ağar, “Öte yandan hava taarruzlarına karşı çok ciddi anlamda bir hazırlık yaptıklarını, buna dair korunma tedbirlerini çok ciddi geliştirdiklerini görüyoruz. Bakıldığı zaman özellikle sığınak, barınak, mağara ve kamuflaj gizlenme taktiklerine karşı geliştirdiklerini görüyoruz. Ama bunların hepsine de alışığız, biliyoruz. Ne kadar zor olursa olsun bu harekatı yapacağız, yapmak zorundayız.” ifadelerine yer verdi.
ZAP’IN ÖNEMİ
Ağar, “Zap’ı onların elinden almamız lazım. Çünkü oradan propaganda üretiyorlar. Yani Zap onlar için güç ürettikleri, etki ajanlığı yaptıkları yer. Irak’ta Suriye’de etki altına almaya çalıştıkları toplumsal katmanları, Türkiye’deki toplumsal katmanları Zap gibi temel alanlardan, buralardaki en zor araziden ve en zor teröristten beslenerek, onlara dayanarak bir varlık yaratmaya çalışıyorlar, bir etki üretmeye çalışıyorlar. Bu silahlı ellerinden almamız lazım.” açıklamasını yaptı.
NEDEN BU OPERASYONU YAPIYORUZ?
Savunma Politikası Analisti Turan Oğuz da, operasyonun öncelikli olarak kara ağırlık bir operasyon olduğunu belirtti. Oğuz, ‘Hava unsurları başta olmak üzere tüm imkanlar ile destekleniyor ama tek hedef tehditleri havadan vurmak değil alan hakimiyetini de pekiştirmek. Bir diğer nokta da baharın gelmesiyle birlikte Bölücü Terör Örgütü’nün yaptığı geniş çaplı saldırı hazırlıklarını yok etmek. Medyada yer alan son görüntülerde bizler dahi fark edebiliyoruz ki aynı alanlardan bir ay önce alınan fotoğraflar ile 3-5 gün önce alınan fotoğraflar arasında bölgede karın eridiği gözüküyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde terör örgütünün hareketliliği de hızla artacaktır. Muhtemelen sahadan gelen istihbarat raporlarında da büyük bir saldırı hazırlıklarında oldukları yer alıyordur.’ dedi.
“ŞARTLAR YERİNE GELDİĞİ ZAMAN DÜĞMEYE BASILDI”
Oğuz, “Türkiye’de çok farkına varılmadı ama operasyona başlamadan hemen önce 15 Nisan’da Türkiye’ye Irak Kürt Bölgesel Yönetimi Başbakanı Mesrur Barzani ve ekibi de geldi. Onlarla Irak’ın kuzeyi için koordinasyon konusu da görüşüldü. Çekilen fotoğraflarda da gördük ki bu görüşmelere Hakan Fidan da katıldı. Çünkü bu harekata başlanmasında ve harekat planlarının şekillendirilmesinde MİT raporları çok önemli bir yer tutuyor. Dolayısıyla uzun vadeli bir istihbaratın sonucunda, daha önceden belirlenmiş şartlar da yerine geldiği zaman düğmeye basıldı. Açıklandığı üzere, şu ana kadar da planlandığı gibi yürüyor.” ifadelerine yer verdi.
“OPERASYONUN DEVAM GELECEK”
Pençe-Kilit Operasyonu’nun ismine dikkat çeken Oğuz bu harekatın nihai operasyon olmadığını ve devamının geleceğinin altını çizdi. Oğuz sözlerini şöyle sürdürdü;
Türkiye’deki bahar operasyonları gibi düşünün. Türkiye, özellikle 2015 yılı sonrasında, terörü zarar vermeden yok etmek için “önleyici saldırı” doktrinini uygulamaya koydu. Bu kapsamda müdahale etmek için bir olay olmasını beklemiyoruz. Olduktan sonra vuranları imha etmek değil, önleyici kapsamda, daha olmadan önce, terörün daha uzaktan halkalar şeklinde yurda varmadan imha edilmesini amaçlıyoruz.
Bu önleyici vuruş yakın zamana kadar sadece yurt içinde yapılabiliyordu, çünkü sadece yurt içine hakim olunabiliyordu. Artık Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde de yapılabiliyor çünkü Türk istihbaratının o bölgeler üzerinde önemli bir kontrolü oluştu. Bu sayede oralarda bu operasyonları yapmaktan çekinmiyoruz. Diğer yandan bu tür operasyonlara birkaç küçük cılız ses dışında Irak merkezi yönetiminden ve IKBY’den de büyük direnç olmaması olası bir şekilde siyasi anlaşmışlığı da işaret ediyor.
Tüm sorunlarınızın çözümü: Dahin Tesisat
Murat Hançer’den Yeni Bir Başarı: Expedition Karavan Uluslararası Arenada Dikkat Çekti
DÜNYACA ÜNLÜ MEKAN SUNSET PALAZZO İZMİR’DE YENİ YILI BÜYÜK BİR ŞOV İLE KARŞILIYOR
Çiğdem Lale: ‘’Çok uğraşan ve çok emek veren bir menajeri bekleyen kazanıyor’’
Ebru Akçay ulusal iş kadini olma yolunda emin adimlarla ilerliyor……..
Soğuk kış günlerinde kış çayı tüketmek neden önemli?